31 Ocak 2016 Pazar

Sarıkamış Faciası'ndaki Şehitler ERMENİSTAN - RUS İŞBİRLİĞİ


Sarıkamış Faciası'ndaki Şehitler  ERMENİSTAN - RUS İŞBİRLİĞİ


'Sarıkamış Faciası'nın bugüne kadar karanlıkta kalan sayfaları 93 yıl geçtikten sonra, 3 yıllık bir çalışma sonrasında gün yüzüne çıkartıldı.
Posta'nın özel haberi...

1914'te Sarıkamış'ta donarak şehit olan 90 bin askere kışlık giysi, erzak ve mühimmat götürmek için İstanbul'dan Trabzon'a doğru yola çıkan, içinde 3 bin de asker bulunan 3 gemiyi Ruslar 7 Kasım'da Karadeniz'de batırır. Enver Paşa'nın emriyle kayıtlara geçirilmeyen bu faciayı Prof. Dr. Bingür Sönmez ortaya çıkardı. ‘Sarıkamış'ın Deniz Şehitleri' 93 yıl sonra dün ilk kez törenle anıldı.

3 yıl süren bir araştırmayla bulundu

‘Sarıkamış Dayanışma Derneği'nin kurucusu ve başkanı Prof. Bingür Sönmez 3 yıllık bir araştırma sonunda ‘Sarıkamış Faciası'yla ilgili tarihçileri bile şoke eden belgelere ulaştı: Dönemin Genelkurmay Başkanı Enver Paşa, Donanma Komutanı'na bile haber vermeden Sarıkamış'taki askerlere kışlık üniforma, erzak, mühimmat yollamak için sivil yük gemileri Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithad Paşa'yı İstanbul'dan 6 Kasım 1914'te yola çıkardı. Gemilerde Sarıkamış'ta savaşacak 3 bin de asker vardı.

Bundan böyle her yıl anılacaklar

Gemiler Trabzon'a yanaşacak malzeme ve 3 bin asker karadan Sarıkamış'a gidecekti. Enver Paşa yine büyük hata yapmış bu sivil gemileri koruması için Donanma'dan yardım istememişti. 3 gemiyi Karadeniz Ereğli açığında 7 Kasım 1914 saat 7.45'te Ruslar tesadüfen gördü ve batırdı. Facia Enver Paşa'nın emriyle kayıtlara geçmedi, basına duyurulmadı. Prof. Dr. Bingür Sönmez'in sayesinde Sarıkamış'ın unutulmuş deniz şehitleri 93 yıl sonra dün Karadeniz Ereğli'de ilk kez anıldı. 16. sayfada



TARİHİN SEYRİ DEĞİŞTİ


1914'te başlayan Birinci Dünya Savaşı'nda, Osmanlı İmparatorluğu Rusya'ya karşı savaşmıştı. Osmanlı ordusu bu savaşın en ağır mağlubiyetlerinden birini Kafkas Cephesi'nde Sarıkamış'ta almıştı. Tarihe ‘Sarıkamış Faciası' olarak geçen olayda dönemin Genelkurmay Başkanı Enver Paşa'nın emri ile bölgeye yazlık üniforma ve ayaklarında çarıklarıyla gönderilen 90 bin askerimiz kara kışın aniden bastırmasıyla Allahuekber Dağları'nda donup şehit olmuştu

1914'te 90 bin askerimizin donarak şehit olduğu ‘Sarıkamış Faciası' ile ilgili bugüne kadar hiç bilinmeyen bir gerçeği Prof. Dr. Bingür Sönmez ortaya çıkardı. İstanbul'dan Trabzon'a doğru yola çıkan, Sarıkamış'taki askerlere erzak ve kışlık üniforma götüren 3 gemiyi Ruslar Karadeniz'de batırmış. Bu olay ‘Sarıkamış Faciası'na neden olduğu gibi Enver Paşa'nın da sonunu hazırlamış




Rusya'da isyan çıkaracak ajanlar da gemideydi


Dedelerini ‘Sarıkamış Faciası' ve sonrasında yitirmiş olan dünyaca ünlü Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez bu olayın unutulmaması için ‘Sarıkamış Dayanışma Derneği'nin kurulmasına öncülük etti ve başkanlığını üstlendi. Prof. Bingür Sönmez ‘Sarıkamış Faciası'yla ilgili olarak araştırmalarını sürdürürken tarihçileri bile şoke eden bir belgeye ulaştı: Dönemin Genelkurmay Başkanı Enver Paşa silah arkadaşlarının itirazlarına rağmen yaklaşan kara kışı hesaba katmadan Ruslarla savaşmak için Kafkas Cephesi'ne 100 binden fazla asker gönderme kararı almıştı. Askerler gönderildikten hemen sonra kış bastırdı. Üniformaları hava şartlarına uygun olmayan askerler daha savaş başlamadan Sarıkamış'ta şehit düşüyordu. Enver Paşa verdiği kararın nelere mal olacağını fark etti. Donanma Komutanı'na bile haber vermeden Sarıkamış'taki askerlere kışlık üniforma ve erzak göndermek için 3 yük gemisi hazırlattı. Enver Paşa'nın planına göre içinde 3 bin asker, 3 keşif uçağı, Teşkilatı Mahsusa (o yıllardaki istihbarat teşkilatı) tarafından Kafkasya'daki Türkleri örgütleyerek Rusya'ya karşı isyan çıkartmak amacıyla eğitilmiş ajanlar, cephedeki askere dağıtılacak kışlık kıyafet ve erzak bulunan Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer, Mithad Paşa isimli sivil 3 dev yük gemisi İstanbul'dan yola çıkarak Karadeniz üzerinden Trabzon Limanı'na ulaşacaktı. Gemilerle Trabzon Limanı'na varan askerler, ajanlar ve malzemeler karayolu ile çok hızlı bir biçimde Erzurum'a oradan da Sarıkamış'a ulaştırılacaktı.



Üç Yük Gemisine Eşlik eden yoktu
Fakat Enver Paşa yine büyük bir hata yapmıştı! Donanma'nın kuralları gereği askeri personel taşıyan yük gemilerine olası düşman saldırısına karşı mutlaka bir, hatta birkaç savaş gemisi eşlik ederdi. Ancak Enver Paşa'nın ani kararıyla 6 Kasım 1914'te İstanbul Boğazı'ndan demir alan bu 3 kuru yük gemisine hiçbir savaş gemisi koruma yapmıyordu. Söz konusu 3 gemi Zonguldak açıklarına geldiklerinde karşılarında dev gibi Rus savaş gemilerini buldu. Ruslar Zonguldak'taki kömür madenlerini bombalamış, üslerine dönüyorlardı. Ruslar kucaklarına düşen bu 3 yük gemisine Kandilli-Ereğli açıklarında ateş açtı. 7 Kasım 1914 sabahı saat 7.45'te 3 yük gemimiz içindeki 3 bin asker ve Sarıkamış'a götürülen malzemelerle birlikte çok kısa süre içinde denize gömüldü.

Enver Paşa gözden düştü Mustafa Kemal yükseldi



Olay Enver Paşa yönetimince örtbas edildi. Bütün askeri kayıtlar silindi ve basına sansür konuldu. Bu tarihi gerçeği 93 yıl sonra ortaya çıkaran Prof. Dr. Bingür Sönmez 3 yıldır yaptığı çalışmaları şöyle anlattı: "Batan gemilerden yüzerek kurtulan ve Ruslar tarafından esir alınan 175 askerimiz vardı. Fakat onların konuşması da bir şekilde Enver Paşa yönetimince engellenmiş. Elde ettiğim bilgilere gemicilik konusunda yapılan yayınlar aracılığıyla ulaştım. Denize çıkmış bütün gemilerin şecereleri tutulur. Hangi gemi nerede yapıldı, ne zaman denize çıktı, akıbeti ne oldu hepsi kayıtlıdır. 3 yıl önce bendeki bilgileri o dönem Kuzey Deniz Saha Komutanı olan bugünkü Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç'a anlattım.  Çok heyecanlandı. Ordunun elindeki kaynakları seferber etti. İstanbul Beşiktaş'taki Deniz Müzesi'ndeki bazı bilgilerle benim elimdekini karşılaştırınca gördük ki olay yüzde yüz doğru. Bu 3 yük gemisi batırılmasaydı tarihimiz çok farklı yazılabilirdi. Çünkü gemilerdeki malzemeler Sarıkamış'a ulaşsaydı facia büyük ümitle yaşanmayacaktı. Ya da daha hafif atlatılacaktı. Buna bağlı olarak da döneminin yıldızı Enver Paşa çöküşe geçmeyecekti. Bu da Enver Paşa'nın en büyük rakibi Mustafa Kemal'in yükselişini engelleyebilirdi. Dolayısıyla tarih tahmin edemediğimiz bir biçimde yazılabilirdi." Bu şehitler bundan böyle her yıl anılacak.

Denize çelenk bırakıldı

Prof. Dr. Bingür Sönmez'in araştırmasıyla ortaya çıkarılan ‘Sarıkamış Deniz Şehitleri' tarihte ilk kez dün anıldı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yetkilileri ve Sarıkamış Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez'in de katıldığı tören dün sabah Karadeniz Ereğli açıklarında yapıldı. Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer, Mithad Paşa gemilerinin battığı yere çelenkler bırakıldı.




..

30 Ocak 2016 Cumartesi

ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ: ASALA BÖLÜM 16



ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ: ASALA BÖLÜM 16



EK-5 

Basın Yayın Organlarında Ermeni İddiaları 

T.C. Devleti’nin ASALA’ya yönelik politikasının farklı bir açıdan degerlendirile bilmesi amacıyla, uluslararası basın yayın organlarında ASALA ile siddetlenen Ermeni meselesi ve iddiaları ile ilgili yer alan olumlu/olumsuz haberlere iliskin bilgileri/istatistikler bu kısımda incelenmektedir. ASALA ile gündeme tasınan Ermeni iddialarının son yıllarda yabancı basın yayın organlarında nasıl yer aldıgının istatistiki bir degerlendirilmesi yapıldıgında, ilk dikkati çeken husus bu iddiaların en fazla, Türkiye'ye karsı geleneksel politikaları yakından bilinen Yunanistan, Rusya, Ermenistan ile Ermeni lobilerinin etkin oldugu Fransa'nın basın yayın organlarında yer alması olmustur. Ermeni iddiaları Ortadogu ülkelerinde ise en fazla Lübnan basını tarafından gündeme getirilmiş ve olumsuz bir yaklasım dikkati çekmistir, Türkiye'yi destekleyen tek medya Azerbaycan medyası olmuş ve iddiaları bilimsel açıdan çürüten birçok yorum göze çarpmıstır. 

Sözde Ermeni soykırımının yıl dönümü olarak kutlanan 24 Nisan tarihleri yabancı basın yayın organlarında çok geniş yer bulmuş ve Ermeni iddiaları bu vesileyle birçok televizyon programına, yorum ve röportaja konu olmustur. Özellikle Fransa, Belçika, talya gibi ülkelerde yayımlanan televizyon programlarında Ermeni kaynaklarından alındıgı bilinen uydurma katliam görüntüleri kamuoyunun bellegine kazınmış ve gerçek dısı bir karalama kampanyası yürütülmüstür. 

24 Nisan tarihinde Ermeni diasporasının etkinliklerine ve kutlamalarına geniş 
yer veren görsel ve yazılı medya organları Ermeni derneklerinin temsilcilerinin görüslerine de sık sık itibar etmisler, buna karsılık Türkiye'nin görüsleri hemen hemen hiç yer bulmamıstır. 

Ermeni iddialarının adeta sözcülügünü yapan Rusya basını olumsuz yaklasımı na karsın birkaç kez Türkiye Büyükelçiliginin tekzip yazılarını yayımlayarak bu konuda bir istisna olusturmustur. Ermeni iddialarına en fazla yer veren basın olarak dikkati çeken Fransız basını ise sadece Ermeni asılı Fransız politikacıların, Ermeni asıllı tarihçilerin ve Ermeni temsilcilerinin görüş ve propagandalarına yer vererek Sözde Ermeni soykırımını reddeden Bernard Lewis, Stanford Shaw, J. Mc Carthy gibi tarafsız tarihçileri ve bilim adamlarını görmezden gelmistir. 

Devlet Arsivleri Genel Müdürlügüne ulasan yabancı basın yayın organlarında yer alan haber/yorum/programlara iliskin 1999-2003 dönemine ait istatistiki bilgiler asagıdaki tablolarda sunulmustur. 1 

Tablo EK 5.1. Yayımlanan Haber/Yorumların Ülkelere Göre Dagılımı (1999) 


1 Yusuf Seki, Dış Basında Ermeni Meselesi (1999-2003), Ankara, Basbakanlık Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlügü, 2004, s.182-191. 
Tablo EK 5.1'den de anlasılacagı gibi Ermeni meselesi 1999 yılında en fazla Fransa basını tarafından gündeme getirilmistir. Ermeni iddialarını destekleyen tutumlarıyla bilinen talya, Rusya, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi basını Fransa'yı izleyen ülkeler olmuş ve Ermeni iddialarına geniş yer vermislerdir. 
Alman ve Amerikan basınının Ermeni iddialarına çok az yer vermesi de dikkati çeken bir baska husus olmustur. Ermeni iddiaları en fazla sözde Ermeni soykırımının yıldönümü olarak kutlanan 24 Nisan tarihinde gündeme gelmiş ve hemen hemen bütün Batı ülkeleri basın organları kutlamalara ve iddialara yer vermislerdir. 

Tablo EK5.2. Yayımlanan Haber/Yorumların Ülkelere Göre Dagılımı (2000) 

Ermeni iddialarının yabancı basın organlarında en fazla yer buldugu yıl 2000 yılı olmustur. Özellikle 2000 yılında baslayan sözde soykırımın çesitli ülkelerin parlamentoları tarafından kabul edilmesi konusunda çok sayıda haber ve yorum yayımlanmıstır. ABD’de sözde soykırım karar tasarısını Bill Clinton'un geri çevirmesi ABD basınında geniş yer bulmustur. Özellikle Fransa, Yunanistan ve talya basın organlarında yer alan yorumların ise tümü olumsuz ve yanlı olarak degerlendirilmistir. Lübnan basınında yer alan yorumların tümünün olumsuz olması ve Ermeni iddialarına diger Orta Dogu ve Arap ülkelerine nazaran daha fazla yer vermesi de dikkati çekici olmustur. 

Tablo EK5.3. Yayımlanan Haber/Yorumların Ülkelere Göre Dagılımı (2001) 


2001 yılı asılsız Ermeni iddialarının tanınması kampanyasının devam ettigi bir yıl olmuş ve Fransa parlamentosunun Ocak ayında sözde soykırımı bir yasayla kabul etmesiyle akıllarda kalmıstır. Fransa Ulusal Meclisinin ve Senatosunun "Fransa 1915 Ermeni soykırımını tanır” seklindeki tek maddelik yasa teklifini kabulüne Tablo EK5.3'te de görüldügü gibi basta Fransız basını olmak, üzere Rusya, ngiltere, Yunanistan ve Ermenistan basın organları geniş yer vermisler dir. Azerbaycan basını yine Türkiye'ye destek veren tek basın olmuş ve bazı yazarlar dönemin Cumhurbaskanı Haydar Aliev'i Türkiye'ye daha fazla destek vermeye çagırmıslar, hatta Azerbaycan'ın Fransa Büyükelçisini yasaya tepki olarak geri çekmesini istemislerdir. 2001 yılında yasanan bir baska gelisme de İsviçre Ulusal Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını tanıyan bir önergeyi geri çevirmesi olmustur. 
İsviçre basını önergeye geniş yer vermiş ve Türkiye'nin Bern Büyükelçiligi’nin görüslerini de yansıtmıstır. 


Tablo EK 5.4. Yayımlanan Haber Yorumların Ülkelere Göre Dagılımı (2002) 


Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye'ye iliskin kararı, sözde Ermeni soykırımını konu alan Ararat adlı filmin gösterime girmesi ve Ermeni asıllı sinemacı Verneuir’ün ölümü 2002 yılında yabancı basın yayın organları tarafından ele alman konular olmustur. Bunu yanı sıra sözde soykırımın yıldönümü olarak kutlanan 24 Nisan tarihinde yasanan gelismeler de özellikle Avrupa basınında geniş yer bulmustur. Tablo EK5.4'deki istatistiklerden de anlasılacagı gibi Ermeni iddialarını konu alan haber yorumlarda önceki yıllara oranla bir düsüş oldugu da dikkati çekmistir. 

Tablo EK5.5.Yayımlanan Haber/Yorumların Ülkelere Göre Dagılımı (2003) 


Sözde Ermeni soykırımının tanınmasına iliskin bir karar tasarısının ABD'de yeniden gündeme gelmesi ve sviçre Parlamentosunun 16 Aralık 2003 tarihinde sözde soykırımı tanıması, 2003 yılında yasanan en önemli gelismeler olmustur. Aynı anda hem Temsilciler Meclisine hem de Senatoya sunulan Ermeni karar tasarısı özellikle ABD yazılı basınında geniş yer bulmustur. 2003 yılında yasanan bir baska gelisme de sviçre'nin Vaud (Vaux) Kantonu'nun sözde soykırımı tanıması olmustur. Türkiye'nin bu karara tepki olarak İsviçre Dısisleri Bakanının Türkiye ziyaretini askıya almasına İsviçre yazılı basını geniş yer vermiş ve Türk yetkililerin tepkisini okuyucularına duyurmustur. Fransız basını önceki yıllarda oldugu gibi Ermeni iddialarına yine geniş yer vermiş ve sözde soykırımın yıldönümü olan 24 Nisan tarihinde baskent Paris'te dikilen Ermeni anıtını konu alan yorumlara yer vermistir. 

Tablo EK5.6. 1999-2003 Yılları Arasında Yayımlanan Toplam Haber Yorum, Program ve Röportajların Ülkelere Göre Dagılımı 


1999-2003 yılları arasında yabancı basın yayın organlarında Ermeni iddiaları nı konu alan çok sayıda yorum ve haberin yayımlandıgı Tablo EK5.6'da görülmektedir. Yine tablodan da anlasılacagı gibi Fransa, soykırım iddialarına en fazla yer veren ülke olmustur. Fransız basınında yayımlanan ve yansız olarak degerlendirilen yazıların tümünün haber nitelikli oldugunu da vurgulamakta yarar görülmektedir. Dolayısıyla Fransız basını, son beş yılda. 
Ermeni iddialarım en fazla gündeme getiren basın olmustur. Rusya basını da, 
degerlendirme yapılan 5 yıl boyunca aynı çizgisini sürdürmüş ve menfi bir yaklasım sergilemistir. ABD basını soykırım iddialarına, agırlıklı olarak sözde Ermeni soykırımı tanıyan karar tasarılarının ABD Kongresine geldigi dönemlerde yer vermiş ve yazılı basında daha çok haber nitelikli yazılar 
yayımlanmıstır. Ermeni iddiaları konusunda en fazla yansız habere Amerikan 
basınının yer verdigi dikkati çekmektedir. Öte yandan, Azerbaycan basını 
dısında Ermeni iddiaları konusunda Türkiye açısından olumlu degerlendirile bilecek yorumların ABD yazılı basınında yer aldıgı da dikkati çeken bir baska husus olmustur. sviçre basını, sviçre Parlamentosu’nun sözde soykırımı tanıyan bir önergenin reddedildigi ve Vaud Kantonu'nun benzer bir önergeyi kabul ettigi dönemlerde soykırım iddialarına yer vermiş ancak, diger zamanlarda Ermeni iddialarını fazla gündeme getirmemistir.  İtalya basını ise Rusya ve Yunanistan basınının ardından menfi yaklasımıyla dikkati çekmiş ve yayımlanan yorumlarda Ermeni kaynaklı iddialar sık sık gündeme getirilmistir. Azerbaycan basını dogal olarak soykırım iddialarının karsısında yer alırken, Ermeni basını da iddiaları yayma gayreti içerisinde olmustur. Arap ülkeleri içerisinde Ermeni iddialarına en fazla yer veren ise Lübnan basını olmustur. Ermeni iddialarının son yıllarda giderek yayılmasında ve kabul görmesinde medyanın rolünün yadsınamayacagı düsünülmektedir. Asırı görüslü Diaspora Ermenileri Türkiye Cumhuriyeti'nin sadece savunmaya dönük çalısmalarını kat kat asan maddi ve örgütsel çabalarla, kitap, bülten, toplantı ve lobi faaliyetleriyle konuyu Batı kamuoyunun gündemine tasımıslar ve özellikle son yıllarda basın aracılıgıyla da büyük asama kaydetmislerdir. 
Avrupa'da normal, sıradan bir sahıs Ermeni iddialarını okudugu gazete ve izledigi TV kanallarından aldıgı bilgilerle yanlış da olsa ögrenmistir. Basın yayın organlarında yer alan yorumlar, görüntüler ve sözde tanıkların açıklamaları Ermeni propagandasının da etkisiyle basta Avrupa ülkelerinde olmak üzere geniş bir kamuoyu olusturmustur. Yabancı basın yayın organlarının bu iddialara olan ilgisinin bir tesadüf veya sadece önyargıya baglanamayacak kadar ciddi oldugu anlasılmakladır. 

1999-2003 yıları arasında yapılan arastırma ve incelemelerin sonucunda yabancı basının üzerinde durdugu iddialar ve bu iddiaların arka planında yer alan amaçları söyle özetlenebilir: 2 

1. Yahudi halkına Naziler tarafından uygulanan ‘Holokost' ile Ermenilere Osmanlı Devleti tarafından uygulanan ‘Tehcir’ arasında paralellik kuran ve her ikisini de aynı kategoride degerlendiren yorumlara sıklıkla rastlanmıstır. Böylece kamuoyunda ‘Ermeni Tehciri’ ile ‘Holokost’un aynı amaçla, aynı yöntemle uygulamaya konuldugu izlenimi verilmistir. 

2. Ermeni Tehciri sırasında hayatını kaybedenlerin sayısı sürekli degisiklik göstermis, bazı yayınlarda hayatını kaybedenlerin sayısının 2 milyonu astıgı ifade edilmis, tarihi belge ve bilgiden yoksun bu iddia 300 binlerden baslayarak milyonlar mertebesine ulasmıstır. 

3. Yayınlardaki tüm iddiaların tamamen Ermeni kaynaklı oldugu açıkça anlasılmıstır. 

4. Yaklasık 100 yıl önce cereyan eden bir tarihi olayın neden bu kadar yıl sonra gündeme getirildigi ve neden bu kadar zaman beklendigi sorusuna tatmin edici bir yanıt verebilen çıkmamıstır. 

5. Yayımlanan yorumların büyük bir bölümünde tarihçilerin görüslerine yer verilmemis, adeta yeniden yazılan uydurma tarih giderek gerçekmiş gibi algılan maya baslanmıstır. 

6. Sık sık Osmanlı arsivlerinin yabancılara açık olmadıgı iddiası gündeme getirilmistir. 

7. Sözde soykırımın mutlaka bir gün Türkiye tarafından kabul edilecegi tez ve iddiası oldukça sık bir sekilde dile getirilmistir. 

8. Sözde Ermeni soykırımı sırasında Kürtlerin Ermenilere yardımcı oldukları yönündeki iddialar dikkati çekmistir. 


2 Yusuf Seki, Dış Basında Ermeni Meselesi (1999-2003), Ankara, Basbakanlık Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlügü, 2004, s. 194-195. 

2003 yılından günümüze kadar yukarıda isimleri zikredilen ülkeler çesitli vesilelerle sözde Ermeni soykırımı iddialarını sözde Ermeni soykırımın yıldönümü kabul edilen 24 Nisan tarihine yaklasıldıgı dönemlerde gündeme getirmis, bu konu özellikle ABD ve Fransa’da sıkça islenmistir. 
21 Nisan 2004 tarihinde, Kanada Avam Kamarası sözde Ermeni soykırımını tanıyan önergeyi kabul etmistir. Önerge, Avam Kamarası'ndaki (meclis) oylamada, Kanada Dısisleri Bakanı Bill Graham'ın Kanada'nın NATO müttefiki Türkiye'nin tepkisine yol açacagı gerekçesiyle yaptıgı tüm itirazlara ragmen, 68'e karsı 1 oyla kabul edilmistir. 3 2004 yılında ayrıca; Uruguay (26 Mart 2004), Arjantin (31 Mart 2004) ve Slovakya Parlamentosu (30 Kasım 2004) sözde Ermeni soykırımını tanıyan kararlar almıslardır. Hollanda Parlamentosu da, Hollanda Hükümetinden sözde Ermeni soykırımını tanımasını isteyen baglayıcı olmayan bir karar almıstır.4 
Güncel bir gelisme olarak, Fransa Meclisi genel kurulu, Sosyalist Parti'nin sundugu sözde Ermeni soykırımını reddetmenin suç sayılmasını öngören yasa teklifini 19'a karsı 106 oyla 12 Ekim 2006’da kabul etmistir. 

3 http://www.turkishembassy.com/TI/B/Condemn.htm 
4 Bilal N. Simsir, Ermeni Meselesi 1774-2005, Ankara, Bilgi Yayınevi, 2006, s.411-415. 

Teklifin yasalasması için Senato'nun da onayı gerekmekte olup, yasa 
teklifinin Senato'ya götürülme kararı ise hükümetin elinde bulunmaktadır.5 
İlk olarak 3 Aralık 1984 yılında ABD Kongresi’ne sunulan Ermeni tasarıları ve/veya Ermeni sorunu görüsmeleri, çesitli zaman aralıklarında, dünyadaki çesitli siyasi gelismeler çerçevesinde zaman zaman sekteye ugramış veya uykuya yatırılmış olsa da konu, 1984 yılından itibaren düzenli olarak ABD Kongresi’nde yeniden islenmeye baslamıstır. 30 Ocak 2007 tarihinde sözde Ermeni soykırım iddialarının, ABD Kongresi’nin alt kanadında tanınmasını öngören tasarı, Temsilciler Meclisi’ne resmen sunulmustur. Sunulan tasarı, 435 üyeli Temsilciler Meclisinde halen 140’dan fazla üyenin 
destek imzasını tasımaktadır. 

5 http://www.devletim.com/gundem.asp?konu=71 


KAYNAKÇA 

KİTAPLAR 

Anadol, Cemal. Tarih Boyunca Türk-Ermeni Meselesi. stanbul. Bilge Karınca, 2007. 

Azerbaycan Belgelerinde Ermeni Sorunu (1918-1920). Ankara,T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire Baskanlıgı, Yayın No:28, 2001. 

Bal, İdris ve Mustafa Çufalı, Dünden Bugüne Türk Ermeni İliskileri. Ankara, Lalezar Kitabevi, 2006. 

Bal, İdris. 21. Yüzyılda Türk Dış Politikası, Ankara, AGAM Yayınları, 2006. 

Binark, İsmet. Asılsız Ermeni ddiaları ve Ermenilerin Türklere Yaptıkları Mezalim. Ankara, ATO Yayını, 1995. 

Binark, İsmet. Ermenilerin Türklere Yaptıkları Mezalim ve Soykırımının Arsiv Belgeleri. Ankara, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları, Yayın No:92, 2001. 

Çelik, Hüseyin. Türkiye’nin Ermeni Sorunu. Yüzlesme - Çözüm. BDS Yayınları. 

Çitlioglu, Ercan. Yedekteki Taseron ASALA. Ankara, Ümit Yayıncılık,1997. 

Demir, Neside Kerem. Bir Sehid Anısına Tarihin Söyledikleri : Türkiye’nin Ermeni Meselesi. 3. Baskı. Ankara,1982. 

Ermeniler Tarafından Yapılan Katliam Belgeleri I (1914-1919). Ankara, T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü, Osmanlı Arsivi Daire 
Baskanlıgı, Yayın No:49, 2001. 

Ermetin, S. Kemal. Bitmeyen Soykırım. stanbul, Töre Yayın Grubu, 2003. 

Gaillard, Gaston ve digerleri. Farklı Yönleriyle Ermeni Sorunu. İstanbul, Nergiz Yayınları, 2005. 

Güler, Ali ve Suat Akgül. Sorun Olan Ermeniler. Ankara, Berikan Yayıncılık, 2003. 

Güner, Agah Oktay. Ermeni Soykırım Yalanında Tetikçiye Suçlama. Azmettiriciye “ Rica ” Politikası. Ankara, Oku-Yorum Yayınları, 2006. 

Gürün, Kamuran. Ermeni Dosyası. stanbul, Remzi Kitabevi, 2006. 

Halaçoglu, Yusuf. Ermeni Tehciri. stanbul, Babıali Kültür Yayıncılık, 2007. 

İlter, Erdal. Türkiye’de Sosyalist Ermenilerin Silahlanma Faaliyetleri ve Milli Mücadelede Ermeniler (1890-1923). Ankara,Turhan Yayınevi, 2005. 

Kantarcı, Senol ve digerleri. Ermeni Sorunu El Kitabı. Ankara, Ankara Üniv. Basımevi, 2003. 

Kantarcı, Senol ve digerleri. Ermeni Arastırmaları 1. Türkiye Arastırmaları Bildirileri II. Cilt. Ankara, ASAM-EREN Yayınları, 2003. 

Karacakaya, Recep. Ermenilere Yönelik Ermeni Suikastleri. stanbul, 47 Numara Yayıncılık, 2006. 

Karacakaya, Recep. Kaynakçalı Ermeni Meselesi Kronolojisi (18781923). İstanbul, T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire Baskanlıgı, Yayın No:52, 2001. 

Kundakçı, Hasan. Emperyalizmin Kullandıgı Ermeniler. Ankara, Türkiye Gaziler Vakfı Yayınları No:4, 2001 

Laçiner, Sedat. Türkler ve Ermeniler. Bir Uluslararası İliskiler Çalısması. Ankara, USAK Yayınları, 2005. 

Nazım Pasa, Hüseyin. Ermeni Olayları Tarihi I. T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire Baskanlıgı, Yayın No:15,1998 

Nazım Pasa, Hüseyin. Ermeni Olayları Tarihi II. Ankara, T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire Baskanlıgı, Yayın No:15,1998. 

Osmanlı Belgelerinde Ermeni-Fransız liskileri III (1920-1922). Ankara, T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire 
Baskanlıgı, Yayın No:66, 2004. 

Osmanlı Belgelerinde Ermeniler (1915-1920), Ankara, Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,1995. 

Osmanlı'nın Son Dönemlerinde Ermeniler. Ankara, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları, Yayın No:94, Editör: Türkkaya Ataöv, 2002. 

Özcan, Tugrul. II. Abdülhamid Döneminde Orta ve Dogu Karadeniz'de Meydana Gelen Ermeni Olayları. İstanbul,Özbay Yayıncılık, 2007. 

Özçelik, İsmail. Ermeni Sorunu ve Gerçekler. Ankara, Gündüz Egitim ve Yayıncılık, 2005. 

Hikmet Özdemir ve digerleri. Sürgün ve Göç. Ankara, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayınları, XVI. DizisiSayı:101, 2005. 

Özdemir, Hikmet. Arnold Toynbee'nin Ermeni Sorununa Bakısı. Türkiye Bilimler Akademisi, 2005. 

Özdemir, Hikmet. Salgın Hastalıklardan Ölümler. 1914-1918. Ankara, Türk Tarih Kurumu, 2005. 

Özkan, Zafer. Tarihsel Akısı çerisinde Terörden Politikaya Ermeni Meselesi. İstanbul, Kendi Yayını, 2001. 

Özoglu, Ali. Sifre Çözüldü. MASONLAR’DAN TÜRKİYE’YE KANLI HEDİYE. ASALA. PKK. İstanbul, Yenigüven Yayıncılık, 2005. 

Öztürk, Nazif. Azınlık Vakıfları. Ankara, Altınküre Yayınları, 2003. 

Saray, Mehmet. Ermenistan ve Türk Ermeni liskileri, Genisletilmiş 2. baskı, Ankara,2005. 

Seki, Yusuf. Dış Basında Ermeni Meselesi (1999-2003). Ankara, Basbakanlık Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlügü, 2004. 

Süreyya Bey, Münir. Ermeni Meselesinin Siyasi Tarihçesi (1877-1914). Ankara, T.C. Basbakanlık Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü,Osmanlı Arsivi Daire Baskanlıgı, Yayın No:53, 2001. 

Simsir, Bilal N. Ermeni Meselesi 1774-2005. Ankara, Bilgi Yayınevi, 2006. 

Vatandas, Aydogan. ASALA Operasyonları. Aslında Ne Oldu. İstanbul, Alfa Yayınları, 2005. 


MAKALELER 

Mazıcı, Nursen. “ Türkiye Cumhuriyeti’nde Ermeniler ”, Ermeni Arastırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri-III.Cilt. 

McCarthy, Justin. “ Ermeni Sorunu Gerçegi Konferansı ”, Ankara, TBMM Yayınları, 24 Mart 2005. 

Özdirim, Muhittin. “Ermeni Meselesi”. Silahlı Kuvvetler Dergisi, Sayı 384, Nisan 2005. 


İNTERNET SİTELER. 


Aktan, Gündüz. “ Beklemenin Yararları ”. 2 Kasım 2006. 

http://lactuel.be/detail.php?id=637 

Çöhçe, Salim, “ Büyük Ermenistan'ı Kurma Projesi ”, 

http://www.ottomanfiles.com/turkce/makaleler/makale24.html 
http://arsiv.sabah.com.tr/2006/10/12/siy100.html 
http://az.wikipedia.org/wiki/ASALA 
http://tr.wikipedia.org/wiki/ASALA 
http://www.atin.org/detail.asp?cmd=articledetail&articleid=331 
http://www.atukad.org.tr/kronoloji.asp 
http://www.belgenet.com/arsiv/Ermeniteror.html 
http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=1011 
http://www.cumok.org/html/yazidizileri/esanli/ermenilerinsevre.htm 
http://www.devletim.com/gundem.asp?konu=71 
http://www.eraren.org/bilgibankasi/tr/index2_1_2.htm 
http://www.ermenisorunu.gen.tr 
http://www.ermenisorunu.gen.tr/turkce/kronoloji/index.html 
http://www.forstnet.com.tr 
http://www.gozlemci.net/?id=2338-gecmisten-gunumuze-Ermenisorunu-1 
http://www.kultur.gov.tr 
http://www.melkonian.org/Whois.htm 
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=210536 
http://www.sabah.com.tr/ozel/arafat206/dosya_211.html 
http://www.tkb.org/Incident.jsp?incID=1965 
http://www.turkishembassy.com/TI/B/Condemn.htm 

Laçiner, Sedat. “Ermeni İddiaları ve Terör”. 4 Eylül 2005. 

http://www.turkishweekly.net/turkce/makale.php?id=78 

Lütem, Ömer E. “ Ermeni Meselesi ”. 20 Nisan 2001, 

http://genelkultur.ansiklopedisi.net/Ermeni-meselesi/8403/ 

Lütem, Ömer E. “ Güncel Boyutuyla Ermeni Sorunu ”. Bilim ve Aklın  Aydınlıgında Egitim Dergisi, Sayı 38. Nisan 2003. 

http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/sayi38/lutem.htm 

Tümenoglu, Rıdvan.” Osmanlı Devletinde Ermeni Sorunu ve Avrupa  Devletlerinin Ermeni Politikaları ” 18 Nisan 2006, 

http://www.turksam.org/tr/yazilar.asp?kat1=2&yazi=456 


RÖPORTAJLAR 

Batu, İnal. “ Ermeni Meselesi ve ASALA ”. Ankara, 16 Nisan 2007. 
Oktay, Hasan. “ Ermeni Meselesi ve ASALA ”. Ankara, 9 Nisan 2007. 

ÖZEL  NOT  BAZI  WEB SAYFALARI  GÖRÜNTÜLENMEYEBİLİR  BU TÜR SAYFALAR SERVER HİZMETİ SONA ERENLER OLABİLİR  
_ WEB  SAYFASININ  HİZMETİNİN SONA ERDİĞİNİ GÖSTERİR

SON..


ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ: ASALA BÖLÜM 15


ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ: ASALA BÖLÜM 15


EK-4 

Ermeni Terörüne Verilen Kayıplarımız 

1973-1984 yılları arasında Ermeni terörüne verilen kayıplarımız ile ilgili 
bilgiler asagıda sunulmustur. 1 




MEHMET BAYDAR, 27 Ocak 1973, Los Angeles / ABD 


Türk vatandaslarına yönelik Ermeni saldırıları, 1973 yılında basladı. Türkiye'nin Los Angeles Baskonsolosu Mehmet BAYDAR ve Konsolos Bahadır DEM R, 78 
yasındaki Amerikan uyruklu Ermeni Geourgen (Karakın) Yanikian tarafından sehit edildi. Elinde bulunan Abdülhamit'e ait bir tabloyu Türkiye’ ye armagan etmek istedigini bildirerek, Baydar ve Demir'i Santa Barbara'daki Baltimore Oteli’ne davet eden Yanikian, iki diplomatı otelde silahla üzerlerine ateş 
açarak öldürdü. Cinayetten sonra tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Yanikian, 31 Aralık 1984 tarihinde af ile serbest bırakıldı. Yaniki”an, serbest kaldıktan kısa bir süre sonra öldü. 
Türk diplomatlara karsı ilk saldın olarak nitelenen bu olay, daha sonra bir cinayetler zincirini başlattı ve örgütlü Ermeni terörüne örnek olusturdu 

1 http://www.belgenet.com/arsiv/Ermeniteror.html 






BAHADIR DEMİR, 27 Ocak 1973, Los Angeles / ABD 

Türk vatandaslarına yönelik Ermeni saldırıları, 1973 yılında basladı. Türkiye'nin Los Angeles Baskonsolosu Mehmet BAYDAR ve Konsolos Bahadır DEM R, 78 
yasındaki Amerikan uyruklu Ermeni Geourgen (Karakın) Yanikian tarafından sehit edildi 






DANİŞ TUNALIGİL, 2 Ekim 1975, Viyana / Avusturya 

Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Danış TUNALIGİL, Büyükelçiligi basan 3 terörist tarafından sehit edildi. 20 Subat 1975'de Beyrut'taki THY bürosu bombalandı. Olayı, Gizli Ermeni Ordusu Esir Yanikiyan Gurubu üstlendi. Olay yerine bırakılan mektupta, " Ermenilerin haklı davasında emperyalistlere karsı mücadele edilecegi, eylemlerin Türkiye, ran ve ABD'yi hedef alacagı, bu bombalama 
eyleminin de bir baslangıç oldugu " bildirildi. 22 Ekim 1975 tarihinde, otomatik silahlı 3 kisi, Türkiye'nin Viyana Büyükelçiligi'ne girerek kapıdakileri etkisiz hale getirdikten sonra Büyükelçi'nin makam odasına girdiler. Burada Daniş Tunalıgil'e Türkçe, " Siz Sefir misiniz? " diye soran ve " Evet " yanıtını alan saldırganlar, Tunalıgil'i otomatik silahlarla taradılar. Tunalıgil, olay yerinde can verdi. 3 terörist, hızla binadan çıkarak, bir otomobille uzaklastılar. 


TALİP YENER, 24 Ekim 1975, Paris / Fransa 

Türkiye'nin Paris Büyükelçisi smail EREZ ve makam soförü Talip YENER, büyükelçi lik yakınlarında katledildi. Büyükelçi Erez'in makam aracı, yerel saatle 13.30 sıralarında Büyükelçilik yakınındaki Seine Nehri üzerindeki Bir Hakeim Köprüsü'nde pusuya düsürüldü. smail Erez ve makam soförü Talip Yener, otomatik silahlarla taranarak öldürüldü. Saldırıyı " Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları " adlı örgüt üstlendi. 



OKTAR CİRİT, 16 Subat 1976, Beyrut / Lübnan 

Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiligi Baskatibi Oktar CİRİT, bir salonda otururken, Ermeni terörizminin kurbanı oldu. Saldırıyı ASALA üstlendi. ASALA ilk kez bu cinayetle adını ortaya attı. 



TAHA CARIM, 9 Haziran 1977, Roma / İtalya 
Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Taha CARIM, büyükelçilik ikametgahının önünde iki teröristin açtıgı ateş sonucu öldü. Saldırıyı bu kez 
" Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları " adlı örgüt üstlendi. 




NECLA KUNERALP, 2 Haziran 1978, Madrid / İspanya 
Türkiye'nin Madrid Büyükelçisi Zeki KUNERALP'in makam aracına 3 terörist tarafından ateş açıldı. Arabada bulunan büyükelçinin esi Necla KUNERALP ile emekli büyükelçi Besir BALCIOGLU, hayatlarını kaybettiler. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi. Bu olayda, ilk kez bir yabancı da Ermeni teröristlerin Türklere yönelik saldırısı sırasında öldü. Makam Soförü spanyol Antonio TORRES, teröristlerin kursunlarına hedef oldu. 



BESİR BALCIOGLU, 2 Haziran 1978, Madrid / İspanya 
Türkiye'nin Madrid Büyükelçisi Zeki KUNERALP'in makam aracına 3 terörist tarafından ateş açıldı. Arabada bulunan büyükelçinin esi Necla KUNERALP ile emekli büyükelçi Besir BALCIOGLU, hayatlarını kaybettiler. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi. 
Beşir Balcıoğlu, Emekli Büyükelçi.2 Haziran 1978 günü Türkiye'nin Madrid Büyükelçisi (İspanya) Zeki Kuneralp'in makam aracına 3 ASALA üyesi tarafından ateş açılması sonucu büyükelçinin eşi Necla Kuneralp ile birlikte hayatını kaybetti. Bacanağı olan Kuneralp'i ziyaret etmek amacıyla Madrid'e gelen Balcıoğlu, suikast sabahı bir müze ziyaretine hazırlandı. Kuneralp işleri nedeniyle eşini ve bacanağını daha rahat olduğundan Büyükelçilik Makam aracıyla müzeye yollamak istedi. Beşir Balcıoğlu ve Necla Kuneralp'in Büyükelçiliğin önünden arabaya bindikleri sırada suikastçiler uzaktan Balcıoğlu'nu Kuneralp zannederek harekata devam kararı aldılar. Makam aracı büyükelçiliğin biraz ilerisindeki Jenner ve Fortuny sokaklarının kesiştiği köşede makinalı tüfeklerle yaylım ateşine tutuldu. Balcıoğlu, Kuneralp ve o sıralar 6 aylık hamile eşi olan İspanyol araç şöförü Antonio Torres şehit edildiler. Torres, Türk diplomatlarına karşı yapılan suikast eylemlerinde o güne kadar hayatını kaybeden ilk yabancı uyruklu kişi olarak kayıtlara geçti. Balcıoğlu ve Kuneralp'in naaşları uçakla Türkiye'ye getirildi ve devlet töreniyle toprağa verildi. Beşir Balcıoğlu, suikaste uğradığı sırada emekli Büyükelçi olmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti adına hayatını kaybettiği için şehit sıfatıyla anılmaktadır. Ailesine Türkiye Cumhuriyeti Devlet Övünç Madalyası verilmiştir. Kızı Gülsün Birand Birleşmiş Milletler de uzun yıllar çalışmıştır. Oğlu Emin Mahir Balcıoğlu Sakıp Sabancı ve İstanbul Modern müzelerinde müdürlük yapmış bir mimardır. Torunu Can Balcıoğlu ise Bağımsız Model Birleşmiş Milletler Delegeleri Birliği kurucusu ve başkanıdır.

AHMET BENLER, 12 Ekim 1979, Lahey / Hollanda 
Hollanda'daki Türkiye Büyükelçisi Özdemir BENLER'in oglu Ahmet BENLER, silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Olayı bu kez hem "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları"  hem de ASALA ayrı ayrı üstlendi. 


YILMAZ ÇOLPAN, 22 Aralık 1979, Paris / Fransa 
Türkiye'nin Paris Turizm Müsaviri Yılmaz ÇOLPAN, bir teröristin saldırısı sonucu katledildi. Bu olay, Ermeni terörizminin Paris'teki ikinci saldırısı oldu. Olaydan sonra haber ajanslarına telefon eden bir kisi, Roma, Madrid ve Paris'teki eylemlerden "Ermeni Soykırımı Komandoları" adlı örgütün sorumlu oldugunu bildirerek, "Türk Hükümeti Ermenilere hak tanımadıgı için Avrupa'daki Türk 
diplomatlarını öldürüyoruz" dedi. 



RESAT MORAL , 4 Mart 1981, Paris / Fransa 
Türkiye'nin Paris Büyükelçiligi Çalısma Atasesi Resat MORAL. 
ile din görevlisi Tecelli ARI, Çalısma Ataseligi'nden 
çıkıp arabaya binecekleri sırada 2 teröristin saldırısına 
ugradılar. Morali saldın sırasında hayatını kaybederken, din 
görevlisi Arı, agır yaralı olarak kaldırıldıgı hastanede öldü. 
Saldırıyı ASALA üstlendi. Bu olay ile Ermeni terörizminin, 
Paris'teki oldu. Türkiye, Türk diplomatlarını etkin bir sekilde 
korumadıgı için Fransa’ya nota verdi. 



TECELLİ ARI, 4 Mart 1981, Paris / Fransa 
Türkiye'nin Paris Büyükelçiligi Çalısma Atasesi Resat MORAL. ile din görevlisi Tecelli ARI, Çalısma Ataseligi'nden çıkıp arabaya binecekleri sırada teröristin saldırısına ugradılar. Morali saldırı sırasında hayatını kaybederken, din görevlisi Arı, agır yaralı olarak kaldırıldıgı hastanede öldü. Saldırıyı ASALA üstlendi. Türkiye, Türk diplomatlarını etkin bir sekilde korumadıgı için Fransa’ya nota verdi. 



M.SAVAŞ YERGUZ, 9 Haziran 1981, Cenevre / İsviçre 
Türkiye'nin Cenevre Baskonsoloslugu Sözlesmeli Sekreteri Mehmet Savaş YERGÜZ, evine gitmek üzere konsolosluktan ayrıldıktan hemen sonra 
ugradıgı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Saldırıyı ASALA üstlendi. Olaydan sonra yakalanan Lübnan uyruklu Ermeni terörist Mardiros Camgozyan, 15 yıl 
agır hapis cezasına çarptırıldı. 


CEMAL ÖZEN, 24 Eylül 1981, Paris / Fransa 
Türkiye'nin Paris Baskonsoloslugu ile Kültür Ataseligi'nin bulundugu binayı isgal eden 4 Ermeni terörist, 56 Türk görevli ve vatandası rehin aldı. Teröristler, kendilerine müdahale etmek isteyen güvenlik görevlisi Cemal ÖZEN'i öldürdüler, Baskonsolos Kaya NAL'ı yaraladılar. Ermeni teröristler, Türkiye'de siyasi tutuklu 12 kisinin salınarak Paris'e getirilmesini istediler. İsteklerinin kabul edilmeyecegi ni anlayan teröristler 15 saat sonra polise teslim oldular. Türkiye, Fransa'yı bir kez daha uyanırken, Fransa da saldırıyı kınadı. Olayı ASALA üstlendi. Saldırıyı gerçeklestiren 4 Ermeni terörist, Vasken Sakosesliyan, Kevork Abraham Gözüyan, Aram Avedis Basmaciyan ve Agop Abraham Turfanyan, 31 Ocak 1984'de Fransa'da 7'ser yıl hapis cezasına çarptırıldılar. Mahkemenin sonucu Türkiye'de büyük tepkiyle karsılandı. 1981 yılında ayrıca; -2 Nisan'da Türkiye'nin Kopenhag Çalısma Atasesi Cavit Demir, oturdugu apartmanın asansöründe ugradıgı silahlı saldırıdan yaralı olarak kurtuldu. -25 Ekim'de Türkiye'nin Roma Büyükelçiligi kinci Katibi Gökberk Ergenekon, yolda yürürken saldırıya ugradı. Ergenekon, olaydan hafif yaralarla kurtuldu. 



KEMAL ARIKAN, 28 Ocak 1982, Los Angeles / ABD 
Türkiye'nin Los Angeles Baskonsolosu Kemal ARIKAN öldürüldü. Ankan'ın katili Tasnak militanı Hampig Sasunyan, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 


ORHAN GÜNDÜZ, 4 Mayıs 1982, Boston / ABD 
Türkiye'nin Boston Fahri Konsolosu Orhan GÜNDÜZ, ugradıgı silahlı saldırıda öldü. 

ERKUT AKBAY, 7 Haziran 1982, Lizbon Portekiz 
Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiligi İdari Askeri Atasesi Erkut AKBAY otomobilinde ugradıgı silahlı saldırıda öldü. Otomobilde bulunan esi Nadide AKBAY, yaralı olarak kaldırıldıgı hastanede bir süre sonra yasamını yitirdi. 
ATİLLA ALTIKAT, 27 Agustos 1982, Ottowa / Kanada 
Türkiye'nin Ottowa Büyükelçiligi Askeri Atasesi Atilla ALTIKAT, silahlı saldırı sonucu öldü. 

CAHİDE MIHÇIOGLU, 27 Temmuz 1983, Lizbon / Portekiz 
Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiligi, 5 Ermeni terörist tarafından basıldı ve bina içindekiler rehin alındı. Baskın sırasında büyükelçilik Müstesarı Yurtsev MIHÇIOGLU'nun esi Cahide MIHÇIOGLU hayatını kaybetti. Portekiz polisi, düzenledigi operasyonla rehineleri kurtardı, 5 teröristi de öldürdü. Saldırıyı, " Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. Örgüt, teröristlerin öldürülmesi nedeniyle Portekiz Basbakanı Mario Soarez'i ölümle tehdit etti. 1983 yılında ayrıca; -16 Haziran'da stanbul Kapalıçarsı'da bir terörist tarafından halkın üzerine ateş açıldı. Olayda 2 kisi öldü, 21 kisi de yaralandı. Saldırgan, olay yerinde öldürüldü. Olayı bir Ermeni teröristin yaptıgı anlasıldı. -15 Temmuz'da THY'nin Paris Orly havalimanındaki bürosu önünde bomba patladı. Olayda, 2'si Türk, 4'ü Fransız, 1'i Amerikalı, 1'i de sveçli olmak üzere 8 kisi öldü, 28'i Türk, 63 kisi de yaralandı. Bu olay tarihe "Orly Katliamı” olarak geçti. 
ERDOGAN ÖZEN, 20 Haziran 1984, Viyana / Avusturya 
Türkiye'nin Viyana Büyükelçiligi Çalısma Atasesi Erdogan ÖZEN, otomobiline yerlestirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Olayı, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. 


EVNER ERGUN, 19 Kasım 1984, Viyana / Avusturya 
Türkiye'nin BM Temsilciliginde görevli Enver ERGUN aracına yerlestirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Bu olayı da, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. 1984 yılında ayrıca; -27 Martta Türkiye'nin Tahran Büyükelçiligi Ticaret Müsavir Yardımcısı Isıl ÜNEL'in otomobiline bomba yerlestirmeye çalısan bir terörist, bombanın elinde patlaması sonucu öldü. -28 Martta yine Tahran'da Büyükelçilik Baskatibi Hasan Servet ÖKTEM ve Büyükelçilik Atase Yardımcısı ismail PAMUKÇU, evlerinin önünde ugradıkları silahlı saldırıda yaralandılar. 

16 CI BÖLÜMLE DEVAM EDECEKTİR



..