5 Kasım 2014 Çarşamba

ERMENİLER VE '' VAN İHTİLAL ÖRGÜTÜ '' 2



ERMENİLER  VE  '' VAN İHTİLAL ÖRGÜTÜ ''  2 


Van ve civarında Ermeni olaylarının büyük bir hızla artması sebebiyle İran hududumuzda Hakkari–Başkale istikametinde bir tahkikat heyetinin 
görev yapması için bölgeye gelmiştir. Bu heyetin başında bulunan Tahir Paşa bölgeyi büyük bir dikkatle inceleyip dolaşmış ve bu vazife iki ay 
kadar sürmüştür.  İncelemeleri neticesinde Van vali vekili Ali Rıza Paşanın Devlet-i Aliyenin şahs-ı maneviyesini başarıyla temsil etmesinin yanında 
Van'da yaşayan Ermenilerle Türkler arasında büyük bir itibar kazandığını, dikkatli bir şekilde Ermeni meselesini takip ederek şehirde huzuru temin 
ettiğini görür. Tahir Paşa, Bab-ı Aliye çektiği telgrafta bu meseleyi anlattıktan sonra Ali Rıza Paşanın asaleten Van’a tayin edilmesinin çok lüzumlu 
olduğunu beyan eder.  Bu telgraf üzerine Ali Rıza Paşa 20 eylül 1907 de Hakkari mutasarrıflığı ile beraber yürüttüğü Van vali vekilliğine asaleten 
atanırken Hakkari mutasarrıflığından ayrılır.   

Ali Paşanın İcraatları

Altı ay kadar vekaleten yürüttüğü valilik vazifesine asaleten atanmanın vermiş olduğu güvenle Ali Paşa, Hükümet işlerini yoluna koymaya, devlet 
otoritesini hissettirmeye gayret edip bir türlü yakalanamayan ve halkı hayatından bezdiren bazı Ermeni ve Kürt kanun kaçaklarını takibata alarak 
bir çoğunu yakalatarak halkın büyük bir güvenini kazandı.  Devletin alış verişini, mali kaynaklarını düzene koydu. Ticareti elinde bulunduran 
Ermeniler özellikle 1. Van isyanından sonra çeşitli bahanelerle devlete olan vergi borçlarını ödemiyorlardı. Diğer taraftan memurlara, emeklilere, 
zaptiyelere onar yirmişer aylık maaşları verilememişti. Bu iki önemli meselenin halli için Ali Paşa bir dizi tedbir aldı. Ermeniler büyük yekun tutan 
borçlarını ödemeleri konusunda yapılan çağrılara uydular ve ancak taksitle bu borçlarını verebileceklerini beyan ederek Ermeni komitacıların 
elinden kurtulmanın rahatlığı hissetmeğe başladılar. Böylece alacaklar tahsil edilirken memurun maaşı ödenmeye başlandı ve Ali Paşanın Van’da 
Müslüman-Ermeni halk nezdindeki  itibarı dolayısıyla devlet otoritesinin yeniden tesisi oluşmaya başladı.  Adalet işlerinin aksayan yönlerini yoluna 
koyarak Ermenilerle ihtilaf teşkil edebilecek bütün meseleleri bir bir gözden geçirdi bozulan sosyal barışı tekrar tesis edilerek şehre sükunun hakim 
olmasını sağladı. Müslüman–Hıristiyan geniş halk kitleleri tarafından büyük bir beğeniyle taktir edilen Ali Paşanın çalışmaları Rusya ve Avrupa 
destekli Aram Manukyan yönetimindeki Ermeni ihtilal örgütünün hiç de hoşuna gitmiyordu. Teorilerini Ermeni-Türk çatışması üzerine kuran bu 
örgüt, Ali Paşaya karşı büyük bir nefret duyuyorlardı. 

Örgüt Ermeni ileri gelenlerinden Ali Paşaya destek vererek halkın üzerinde oluşturdukları 
hakimiyetlerini yok edenlere karşı suikastlar düzenlemeye başladılar. Ali Paşa ise örgütün etkisini kırmak için Vali yardımcılığına Ohannes Efendiyi 
getirmiş, kardeşi Armarak Efendiyi ise Gevaş’a kaymakam olarak tayin etmişti.  Armarak Efendi Ermeni örgütünün Akdamar adasını üss olarak 
kullanmalarını şiddetle engelleyerek çetelerin işlerini zorlaştırdığı gibi, çetelerin halkın üzerindeki tesirini de ortadan kaldırmak üzereydi.  
----------------------
38 - BOA İrade-i Dahiliyye, 46/1
39 - BOA İrade-i Dahiliyye, 46/1
40 - BOA İrade-i Dahiliyye, 46/2
41 - Ermeni Komitelerinin A’mal ve Harekat-ı İhtilaliyesi, İstanbul 1332, s. 256; Faiz Demiroğlu, age,s 53.
42 - Faiz Demiroğlu, age, s. 53.
43 - Faiz Demiroğlu, age, s. 54.
44 -  BOA İrade-i Dahiliyye, 55.
---------------------


Bunun üzerine Çeteler Armarak Efendiyi öldürerek önlerindeki büyük bir engeli kaldırmış oldular.  Kardeşinin öldürülmesi üzerine Ohannes Ferid 
Efendi artık Van’da kalamayacağını ifade ederek Ali Paşadan izin isteyerek Elazığ vali yardımcılığına tayin ister ve kahrederek Van’ı terkeder.  

Ali Paşa durumun nazikliği karşısında ahali-i mutinin hükümete bağlılığını artırmak için Erzurum vilayeti eski tercümanı Ermeni Mikail Efendinin Van 
vali yardımcılığına atanması için Bâbı aliye gerekli ikazları yaptı. Bunun üzerine Mikail Efendi Van vali yardımcılığına tayin edildi.  

Fakat Mikail Efendinin Van’a gelemeyeceği anlaşıldığından eski kaymakamlardan Leon Efendi tayin edilerek Van’daki örgüt tarafından istismar 
edilen Ermenilerin gönlü razı edilmeye çalışıldı.   Komitacı Ermenilerin şikayet ettiği konular bir bir hal yoluna konulduğu bu güzel çalışmalar 
neticesinde artık ihtilal örgütü faaliyetlerine son verilmesinin beklendiği bir ortamda komitacıların gerçek niyeti ortaya çıkmaktadır. 
Artık ne yapılırsa yapılsın örgütü memnun etmek imkânsız bir hale gelinmiş olduğu anlaşılmıştır. 
İşte bu atmosferde komitacılar Rusya Ermenileriyle irtibatlarını daha da kuvvetlendirerek ihtilal çalışmalarını yer altına çekerek daha gizli bir 
biçimde sürdürmeye devam ettiler.

  Muhbir  David Olayı  

 Aram Manukyan köy organizelerini bitirdikten sonra Van’daki Ermeni gençlerini örgütledi ve onları Rus konsolosluğunun yanındaki binada 
konsolosunda yardımıyla silahlı eğitime tabi tutarak direniş, sabotaj, suikast vb. eylemler için yetiştirmeye başlamıştı. Bu sıralarda komiteye 
mensup Davit ile Aram Manukyan’ın araları Hanikoğlu mahallesinde ikamet eden Vatan  isminde bir Ermeni kızına ikisi birden aşık olduğundan  
açıldı.  Aram, komita başkanı olmanın verdiği rahatlıkla David’in bu kız ile evlenmesini yasakladı. David ise Aram’ı dinlemeyerek Komitenin daha 
üst düzey yönetiminden izin alabilmek için Tiflis’e gitti. Bu sırada Aram, Ermeni kızı Vatan’ı kandırarak kendisinin metresi  olması konusunda ikna 
etti. Tiflis’e giden David’in izin alıp alamadığı bilinmemektedir. Fakat Aram’ın bu davranışı karşısında büyük bir infiale kapıldı ve örgütten ayrılıp 
vali Ali Rıza Paşaya sığınarak örgüt hakkında bütün bildiklerini anlattı. Davit böylece  Aram’dan intikam alırken büyük bir örgütlenmeyi de su 
yüzüne çıkarmıştı.  Bir anda her şeyin biteceği endişesiyle Aram bu olay karşısında çok hiddetlendi ve komiteyi olağanüstü toplantıya çağırarak  
David’in ismi üzerine Karahaç  bastı ve  Dacat isimli bir Ermeni komitacıyı Davit’i  öldürmek üzere görevlendirir.
------------------
45  - BOA İrade-i Dahiliyye,  55.
46  -  BOA İrade-i Dahiliyye, 35
47  - BOA İrade-i Dahiliyye, 72/1
48  - Hüseyin Çelik, age, s. 78.( Hamid Camuşcu'nun anlattıkları)
49  - Faiz Demiroğlu, age, s. 55.
50  - İsmine karahaç basmak gizli faaliyet yapan komitelerde faaliyetlerin açığa çıkmasını önlemek için komite mensuplarını ve ya komite için 
tehlike arz eden şahısları susturmak için öldürmeye karar vermektir.
51  - Hüseyin Çelik, age, s. 78.
------------


Vali Ali Rıza Paşa, büyük tedbirler alarak ihbar doğrultusunda derhal harekete geçip   David’in gösterdiği yerlere seri baskınlar yaptı. 

(Şubat 1908) Yedi kilise, Dere mahallesindeki Kevork Hızarcıyan’ın evi  ve Kobanis Kilisesi Ermenilerin silah ve mühimmat deposu olarak ortaya 
çıkarıldı. Bu depolarda 2000 silah, 5000 bomba, 50000 mermi ve bir çok askeri malzeme yakalanarak el kondu.  Silahların bir orduya yetecek 
kadar çok olması ve  bir çoğunun Osmanlı devletinin elinde bile olmayışı karşısında  Devlet erkanı oldukça şaşırmıştır. Van ihtilalci Ermenilerinin 
başı Aram Manukyan, bu kadar silahı Van’a ulaştırma çalışmalarında kendine kolaylık sağlayabilmek için Osmanlı memurlarının bir kısmını kendine 
ısındırabilmek, faaliyetlerine göz yumdurmak için onlara rüşvet verip içki içebilecekleri ortamlar hazırlıyor, çeşitli şekillerde imkânlar da sağlıyordu. 

Böylece çalışmalarını daha rahat yaparken devletin aldığı tedbirleri de istediği gibi öğrenebiliyordu.  İşte bu silahlar bu şekilde Van’a yetiştirilmişti.
David’in ihbarı neticesi silah ve cephane ele geçmesine rağmen Komita üyelerinden hiç kimse yakalanamamıştı.  Komitacılar evlerin altlarına 
mahzen ve dehlizler açarak yer altından evleri birbirine bağladıklarından yapılan baskınlardan rahatlıkla kaçabiliyorlar, hatta istedikleri Müslüman 
ve kendi emellerine yardım etmeyen Ermenilerin evlerini bu şekilde altına lağım yerleştirerek sabote edip patlatabiliyorlardı.  

Muhbir David, can güvenliğinin tehlikeye girmesi yüzünden Hamamönü  mevkiinde Jandarma binbaşısı Ahmet Beyin evinde misafir olarak ikamet 
etmeye başladı.  David bu şekilde Ermenilerin tehditlerinden uzak kalabilecekti. Komitacı arkadaşlarının çirkin hareketleri karşısında Osmanlıların 
kendisine son derece iyi davranması David’in din değiştirmesine sebep oldu ve ismini Mehmed  yaptı.  Bu jest üzerine muhbir Mehmed’in orduya 
alınabilmesi için teşebbüste bulunulmuştur.  
David hakkında ölüm fermanı veren Aram son gelişmeler karşısında çılgına döndü. Komita fedailerinden Dacat’a iki silah vererek üstüne aldığı 
Davit’iyok etme görevi bitirmesi için Hamamönü mevkiine gönderdi. David ise kendi hakkında verilen ölüm kararından habersiz yaklaşık bir aydır 
hiç dışarı çıkmadan yaşadığı evde sıkıldığından yanında iki jandarma muhafızıyla evin yanındaki Haçboğan çarşısına gezmeye çıkmıştı. Dacat bunu 
iyi bir fırsat bilerek sessizce arkadan David’in yanına sokularak iki silahını birden ateşledi. David aldığı yaralarla ağır şekilde yaralanırken  çarşıda 
bulunana ahaliden 7-8 kişi öldü. Dacat ise karışıklıktan istifade ederek kaçmayı başarır.  Bir aydır gergin olan Van halkı David’in ağır bir şekilde 
yaralanması ve ardından da ölmesi karşısında galeyana gelerek yakaladıkları komite mensubu Ermenileri dövmeye ve bir sürü taşkınlık yapmaya 
başladılar. Vali Ali Paşa ise derhal bölgeye asker sevk ederek çıkabilecek muhtelif olayların önünü almaya çalışıyordu.  Bu arada 20-30 Ermeni 
çıkan arbedede öldürülmüştür. Ali Paşa galeyana gelen Müslüman ahaliyi soğukkanlılıkla yatıştırmaya çalışıyordu. Büyük gayretlerle meydana 
getirdiği sosyal barışın tekrar bozulmaması için olaylara karışmayan Ermeni ahaliyi ziyaret ederek devlete bağlılıklarından dolayı onları tebrik  
ederek çetelerin ihtilal provalarına alet olmalarını önler. 
------------------
52 -Ergünöz Akçora, “Yaşayanların diliyle Van ve Çavresinde Ermeni Mezalimi” Yakın Tarihimizde  Van Uluslararası Sempozyumu Van 1990, s. 157.
(Mehmed Reşid’in anlattıkları); Aram’ın bu çalışmaları semeresini vermiş olacak ki YYÜ  yetkilileri Ermeni meselesinde araştırma yapmak isteyenleri 
binbir hile ile  müstafi addederek bu meselenin aydınlığa kavuşmasının   engelleyerek Ermenilere rüşvet karşılığı kolaylık sağlayan 
Van memurlarından  pek farklı davranmamaktalar. 
53 -Faiz Demiroğlu, age, s. 565.
54 -Ergünöz Akçora, age, s. 157. (Mehmed Reşid’in anlattıkları)
55 -BOA Y. MTV., 307/152, lef 4. 
56 -Hüseyin Çelik age, s. 78.
57 -BOA Y. MTV., 307/152, lef 2
58 -BOA Y. MTV., 307/152, lef 3
59 -BOA Y. MTV., 307/152, lef 4
60 -BOA Y. MTV., 308/2, lef 2; BOA Y. MTV., 307/164, lef 1.
-----------------

Ali Paşa alınan bütün tedbir ve gayretlere rağmen durumun nazikliğini göz önünde bulundurarak 26. Alayın 4. Taburunun derhal Van’a ihtiyat 
tedbiri olarak gelmesini temin etti.  David’in öldürülmesi esnasında meydana gelen karışıklıklarda ölen Ermenilerin cesetleri akşam karanlığında 
gömülmüş, bazı cesetler ise ortalıkta kalmıştı. 

Van’da bulunan Rus, İngiliz ve Fransız konsolosları olay yerinde yaptıkları incelemeler neticesinde alınana tedbirler karşısında takdirlerini ifade 
etmişlerdir.  Fakat daha sonra Rus konsolosu bazı cesetlerin halini göz önünde bulundurarak Valiliği ve Hükümeti zor duruma düşürebilmek, bu 
durumdan istifade edilebilecek bir durum olur mu diye  harekete geçerek kamuoyu oluşturmaya başladı.  Rus konsolosu aynı zamanda Van’da 
Ermeniler arasında hızla yayılan bir dedikodu da çıkararak Redif ordusuyla İslam ahalisi birleşerek Hıristiyan mahallelerine hücum ile katliama 
kalkışacakları yalanını hem tarafsız, olaylara karışmayan Ermenilere ve hem de Avrupa makamlarına bildirmiştir. Oysa jandarmanın aldığı 
istihbarat ise Rus konsolosunun kışkırttığı komite kontrolünde faaliyet yapan Ermenilerin 4-5 koldan Müslüman mahallelerine hücum ile katliama 
kalkışacakları doğrultusundadır.  Bu gelişmeler Van’da içten içe bir isyanın başlayacağının habercisi olarak değerlendirilerek çevre illerden hızla 
asker sevkıyatı gerçekleştirilerek her iki ahali zaptırap altına alındı.  David’in öldürülmesiyle başlayan olaylar  büyük bir soğukkanlılıkla 
yatıştırıldıktan sonra şehirde sıkı bir arama tarama faaliyeti başlatılarak Taşnak komitesinin bütün üyeleri Aram Manukyan ve Dacat ile beraber 
yakalanarak adliyeye sevk edildiler.  Ali Paşanın bu gayretleri Komitenin emellerinin gerçekleşmesini geciktirmiştir. Ağır aksak devam eden 
mahkemeler sonuçlanmadan ilan edilen II. Meşrutiyet neticesinde Van’ı kana bulayacak olan komite üyeleri siyasi mahkûm addedilerek serbest 
bırakıldılar.  

Ali Paşanın bu fevkalade başarısı doğuda Ermenileri destekleyen†Avrupa devletleri tarafından iyi karşılanmadığı için İstanbul’a Paşanın görevden 
alınması hususunda büyük baskılar yapıldı.  Osmanlı Devleti artık eski gücünde değildir. En ufak bir meselede devlet üzerinde hesabı olan ve bu 
hesabı gerçekleştirmek için her fırsatı bahane bilerek  müdahale eden Avrupalıların baskısına dayanamayan Babıali, Ali Paşanın Van valiliğine son 
verdi. (20 ekim 1908) Van halkı Ali Paşanın görevine tekrara iadesi için İstanbul’a telgraflar çekerek baskı yapmaya çalışırlar. 

Fakat II. Abdulhamid Van’a daha iyi bir vali göndereceğini söyleyerek halkın galeyanını yatıştırdı.  

-----------------------
61 - BOA Y. MTV., 307/164, lef 1.
62 - BOA Y. MTV., 307/152, lef 1.
63 - BOA Y. MTV., 307/164, lef 2.
64 - BOA Y. MTV., 307/164, lef 2.
65 - BOA Y. MTV., 307/164, lef 2.
66 - Garo Sasuni, Kürt Ulusal Hareketleri ve 15.YY’dan Günümüze Ermeni Kürt İlişkileri, İstanbul 1992, s. 214;Yakalananlar arasında Rus uyruklu 
eylemcilerinde bulunduğu Rusya’nın Van konsolosu tarafından bir raporla Rus sefirine gönderilmiştir. Raporda “Dün aramalar başladı. 
Bütün ihtiyat tedbirleri alınmıştır. Muhbir (Davit) sayesinde 12 fedai mukavemetsiz yakalandı; yer altı su tesisatında saklanmışlardı. 
Bunlardan biri liderdir ve aynı zamanda Davit’in katili (Dacat) dir. Çok sayıda evrak bulundu. Makamların enerjik tedbirleri sayesinde tam olarak 
düzen sağlandı. Silahlar ve diğer üç lider ise henüz bulunamadı. Rivayete göre tutuklananlar arasında Rus tebaalılar da bulunmaktaymış. 
Onlara karşı nasıl hareket edeceğim. Hürmetle direktiflerinizi beklemekteyim.”  Diyerek durumu büyük elçiden sormaktadır. 
Rusya Dış politika Arşivi, Siyasi Kısım, nr. 113, 7/20 mayıs 1908, s. 51 den naklen Yusuf Halaçoğlu, Ermeni Tehciri ve Gerçekler /1914-1918) 
Ankara 2001, s. 37. 
67 - Aykut Kansu, 1908 Devrimi, İstanbul 1995, s. 79-80. 
68 - Akut Kansu, age, s.67-80.Kansu Adliyeci Ali bey ile Ali Rıza Paşayı karıştırmıştır. 
69 - Faiz Demiroğlu, age, s. 54.

-----------------------

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder