24 Aralık 2015 Perşembe

OSMANLI İMPARATORLUĞU NUN TEHCİR KARARI ALMASI VE UYGULAMASI., BÖLÜM 3





OSMANLI İMPARATORLUĞU NUN TEHCİR KARARI ALMASI VE UYGULAMASI., BÖLÜM 3


    Yine Diyarbakır sınırından 25 kilometre içerde ve Habur ve Fırat nehiri vadisindeki yerleşim birimlerini kapsamak üzere Zor sancağının güneyi ve batısı, Ermeni iskânına tahsis edilmiştir. Tahsis edilen yerlerden birisi de Halep Vilayeti nin kuzey kısmının dışında doğusu ve güneyi ve güney batısındaki bütün köy ve kasabalar ile Suriye Vilayeti nin Havran ve Kerek sancakları dahil olmak üzere demiryolu güzergahlarından yirmi beş kilometre içine giren bütün yerleşim birimlerinde Müslüman halkın yüzde onunu geçmemek kaydıyla Ermenilerin iskan edilmeleri uygun bulunmuştur 62. Osmanlı arşiv belgelerine göre vilayet ve kazalardan sevk ve iskâna tabi tutulan ve aynı bölgelerde geride kalan Ermeni nüfusu şu şekildedir. 

 Vilayet ve Kaza İsmi    Sevk Edilen      Kalan 


  Adana 63                     14.000             15-16.000 
  Ankara 64 (merkez)        21.236                    733 
  Aydın  65                          250 - 
  Birecik 66                      1.200 - 
  Diyarbakır 67                20.000 - 
  Dörtyol 68                     9.000 - 
  Erzurum 69                    5.500 - 
  Eskişehir 70                   7.000-
  Giresun 71                       328 - 
  Görele                             250 - 
  Halep 72                     26.064 - 
  Haymana 73                      60 - 
  İzmir 74                          256 - 
  İzmit 75                      58.000 - 
  Kalacık 76                        257 - 
  Karahisar-ı Sahip 77        5.769               2.222 ( KALAN )
  Kayseri 78                   45.036                4.911 ( KALAN )
  Keskin                          1.169 - 
  Kırşehir 79                       747 - 
  Konya 80                      1.900 - 
  Kütahya 81                   1.400 - 
  Mamuretülaziz 82         51.000               4.000  ( KALAN )
  Maraş 83                         _                   8.845  ( KALAN )
  Nallıhan                          479 - 
  Ordu                                36 - 
  Perşembe                       390 - 
  Sivas 84                     136.084              6.055  ( KALAN )
  Sungurlu                          576 - 
  Sürmene                          290 - 
  Tirebolu                             45 - 
  Trabzon 85                    3.400 - 
  Ulubey                              30 - 
  Yozgat 86                    10.916 - 

  TOPLAM                    422.668(TEHCİRİ KABUL EDENLER ) 
                                     32.766 ( TEHCİRİ KABUL ETMEYİP KALANLAR )


DİPNOTTUR;

62 -BOA. DH. ŞFR, 54/315. 
63 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/77. 
64 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/77. 
65 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 69/250. 
66 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/101. 
67 -Diyarbakır dan sevk edilen Ermenilerin sayısı 120 bin olarak gösterilmektedir. 18 Eylül 1915 tarihli Diyarbakır Valisi Reşid Bey in İçişleri Bakanlığı na gönderdiği belgede vilayetten sevk edilen Ermeni sayısını takriben 120 bin olarak ifade etmektedir. BOA. DH. EUM. 2. Şb, 68/71. Belgedeki bu sayı Diyarbakır da yaşayıp sevk edilen Ermenilerin sayısı değildir. 
Bu sayı Diyarbakıra çeşitli yörelerden gelip sevkedilen Ermenilerin toplam sayısıdır. 
Genelkurmay Başkanlığı nın yayınladığı belgelere göre Diyarbakır da yaşayan toplam Ermeni sayısı o tarihlerde 61.002 dir. Arşiv Belgeleriyle Ermeni Faaliyetleri, C. I, s. 445. 
68 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/89 
69 -BOA. DH. ŞFR, 54/162. 
70 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/72. )
71 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/41. 
72 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/76 
73 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/66. 
74 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 69/260. 
75 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/67 
76 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/79. 
77 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/73. 
78 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/75. 
79 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/66. 
80 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 69/34. 
81 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/93. 
82 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/70. 
83 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/41. 
84 BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/84.


              Verilen listede yer değiştiren Ermeniler içinde mevcut olup da henüz sevkleri yapılmayanlar arasında olan Adana Ermenileri ile beraber sevk edilen toplam Ermeni sayısı yaklaşık 440.000 olmaktadır. Genelkurmay Başkanlığı tarafından yayınlanan belgelerde de tehcir edilen toplam Ermeni sayısı 413.067 kişi olarak görülmektedir 87. İskân sahalarına vardıkları kesin olarak belirlenen Ermenilerin sayısı ise yaklaşık 383.000 kişidir. Dolayısıyla bu rakamlar durumu çok net bir şekilde ortaya koymakta sevkıyat esnasında Ermenilerin çeşitli nedenlerden dolayı uğradıkları kayıpların toplamı 57.000 civarlarındadır. Osmanlı ve ilgili ülkelerin arşivlerinde yapılan detaylı bilimsel çalışmalar sonucunda Birinci Dünya Savaşı boyunca 500.000 dolayında Ermeni o dönemde savaş bölgesi olmayan ve yukarıda detaylarını verdiğimiz Halep, Musul, Suriye Vilayeti nin önemli bir kısmına göç ettirilmişlerdir. Birinci Dünya Savaşı esnasında 350-500 bin dolayında Ermeni de çeşitli nedenlerden dolayı Kafkaslara gitmişlerdir 88. 

DİPNOTTUR;

( 85 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/41. 
  86 -BOA. DH. EUM. 2.Şb, 68/66. 
  87 -Arşiv Belgeleriyle Ermeni Faaliyetleri, C.I, s. 445. 
  88 -Murat Bardakçı nın Hürriyet Gazetesi nde yayınladığı Talat Paşa nın Kara Kaplı Defteri yazı dizisinde çeşitli nedenlerden dolayı tehcir edilen Ermenilerin toplam sayısının 924. 158 olduğu belirtilmektedir; Murat Bardakçı, Talat Paşa nın Kara Kaplı Defteri, Hürriyet Gazetesi, 26 Nisan 2005, s. 4.. 
       Bu hatıralardaki toplamın Ermenilerin gerek Irak ve Suriye bölgelerine gerek Kafkaslara giden ve çeşitli yollarla Amerika ve yabancı diğer ülkelere kaçan Ermenilerin toplam sayısının ele alındığını düşünmekteyiz. 
       Zira Talat Paşa nın gerek toplam Ermeni sayısı gerekse tehcire tabi tutulmayıp yerlerinde kalan Ermenilerin rakamları şu anda ortaya konulan bilimsel çalışmalarla önemli ölçüde örtüşmektedir. Irak ve Suriye Bölgesi ne sevkleri yapılan Ermenilerle Kafkaslar, Amerika ve diğer yabancı ülkelere çeşitli yollarla gidenlerin toplamı  aşağı yukarı Talat Paşa nın sevke tâbi tutulan Ermenilerin sayısı hakkında verdiği rakamla bağdaşmaktadır. )


      Birinci Dünya Savaşı sırasında meydana gelen çatışmalar, Tifo, Dizanteri, açlık v.b Hastalıklardan ortaya çıkan ölümler, eşkıyaların saldırmaları 89 sonucunda uğranılan kayıplar v.b. nedenlerden ötürü Ermenilerin toplam 200.000 dolayında bir kayıplarının olduğu ortaya çıkmaktadır. Yine bu dönemde göçten istisna tutulan yerlerde yaşayanlar, yukarıda özetlemeye çalıştığımız tanımlamalardan dolayı göçten hariç bulundurulanlar v.b sebeplerle Osmanlı sınırları içinde kalanların sayısının da 400-500.000 civarında olduğu ortaya çıkmaktadır 90. 

    Tüm bu veriler ışığında ise Osmanlı Devleti nde yaşayan Ermenilerin sayısının Tehcir esnasında göç ettirilenler, kalanlar ve bilhassa Kafkaslar ve çeşitli yerlere 
kaçanlar, kaçırılanlar da dahil olmak üzere toplam 1.500.000 dolayında olduğu ortaya çıkmaktadır 91. 
   Talat Paşa nın yeni yayınlanan hatıratına göre de 1914 sayımı toplamında Ermeni Gregoryen genel nüfusunun 1.187.818 olduğu Ermeni Katoliklerin miktarının 63.967 olduğu ikisinin toplamının da yabancı uyruklu Ermenilerin de dahil edildiği takdirde 1.256.403 kişi olduğu belirtilmektedir. 

    Talat Paşa söz konusu hatıralarında çeşitli aksaklıkar nedeniyle bu rakama % 30 luk bir yanılma payının ilave edilebileceğini dolayısıyla İmparatorlukta yaşayan tüm Ermenilerin sayısının yaklaşık olarak 1.500.000 kişi olduğunu anılarında belirtmiştir 92. 


e. Tehcir in Durdurulması 


           Osmanlı Devleti, Ermenilerin sevkıyatından beklediği yararları önemli ölçüde elde ettiğini düşündüğünden ve sevke tabi tutulmayan Ermenilerin artık Osmanlı Devleti nin iç güvenliğini tehdit edebilme kapasitesini kaybettiğini düşünmesinden dolayı sevk işlemlerinden vazgeçme kararı almıştır. 

Bu kararın alınmasında güvenliğin yanı sıra yaklaşan kış şartlarının da payı büyük olmuştur. Tehcir, ilk defa Talat Paşa nın 27 Ekim 1915 tarihli, Hüdavendigar (Bursa), Ankara, Halep, Adana Vilayetleriyle, Maraş, Karahisar-ı Sahip (Afyonkarahisar), Eskişehir, 

DİPNOTTUR;
 ( 89 -Hemen her yerde silahlı Ermeni çetelerinin, kafilelere eşlik eden jandarmalara hücum eder bunları şehit etmeleri, göç etmekte olan Ermeni kafilelerine faydadan çok zarar vermiş, bu kafilelerin dağılmalarına, felaketlerine sebep olmuştur. 
       Aynı zamanda göç bölgelerinde özellikle Şarkikarahisar, Maraş Fındıcık, Kayseri gibi yerlerde ayrıca yangınlar çıkarmışlardır. Aspirations Et Agissements Révolutionnaires  Des Comités Arméniens, s. 317. 
  90 -Murat Bardakçı nın yayınladığı yazı dizisinde, tehcire tabi tutulan bölgelerde yaşayan ancak çeşitli nedenlerden dolayı tehcir edilmeyen Ermenilerin sayısının 400 bin civarında olduğu belirtilmektedir. Murat Bardakçı, Talat Paşa nın Kara Kaplı Defteri, Hürriyet Gazetesi, 26 Nisan 2005, s. 4. 
  91 -Özdemir - Halaçoğlu, a. g. e., s. 105-106. 
  92 -Murat Bardakçı, Talat Paşa nın Kara Kaplı Defteri, Hürriyet Gazetesi 26 Nisan 2005, s.4. )

       Kütahya, İzmit, Niğde Mutasarrıflıklarına gönderdiği bir talimatla yola çıkarılmış olan Ermenilerin dışında yeniden sevk yapılmaması isteğiyle durdurulmuştur 93. 
Yaklaşan kış mevsiminin o dönemin imkanlarıyla sevk işlemlerini çok güçleştireceği düşüncesiyle, 25 Kasım 1915 tarihli Anadolu vilayetlerine gönderilen bir genelge ile yolda bulunan Ermeniler hariç, diğer bütün sevkıyatların geçici olarak durdurulduğu bildirilmiştir 94. 
Daha sonra 15 Mart 1916 tarihli İçişleri Bakanı Talat Paşa, bütün Anadolu vilayetlerine gönderdiği bir talimatla da idarî ve askerî maslahat gereği bundan sonra hiçbir gerekçeyle hiçbir Ermeninin sevk edilmemesini Ermeni sevkıyatının bundan sonra yapılmayacağını bildirmiştir 95. 

Osmanlı Devleti, tehcir ve iskân uygulamasının kendi güvenliği açısından yeterli olduğunu düşündüğünden dolayı uygulamaya son vererek insanî gerekçelerden dolayı isteyen muhacirlerin eski yerleşim birimlerine dönmelerine izin vermiştir. 


f. Tehcir Edilen Ermenilerin Geriye Dönmeleri 

I. Dünya Savaşı sonuna yaklaşıldığı dönemde savaş nedeniyle başka mahallere sevk edilen halkın geri yerlerine dönebilmeleri için her türlü kolaylığın gösterilmesi ve bunların geri dönüşleri esnasında emniyetlerinin azami ölçüde sağlanması 22 Ekim 1918 tarihli İçişleri Bakanlığı ndan İstanbul, Adana, Hüdavendigar (Bursa), Konya, Ankara, Kastamonu, Haleb, Mamüretülaziz (Elazığ), Diyarbakır, Sivas, Edirne, Aydın vilayetleriyle İzmit, Bolu, Kütahya, Karesi, Kayseri, Niğde, Menteşe, Antalya, Urfa, Canik (Samsun), Eskişehir, İçel, Maraş mutasarrıflıklarına yazılan üç maddelik bir talimatla bildirilmiştir. Bu talimatta savaş hali nedeniyle askerî kararla bir yerden başka bir yere sevk edilmiş olan bütün ahalinin çıkarıldıkları mahallere dönmelerine Meclis-i Vükelaca izin verildiği bildirilmiştir. Erzurum, Trabzon, Van, Bitlis, Diyarbakır, Mamüretülaziz vilayetleriyle Erzincan Mutasarrıflığı dahilinde bulunan iaşe v.b. unsurların yeterli olduğundan dolayı dönmek isteyen bu bölge Ermenilerine öncelik verileceğini diğer yörelere imkanlar sağlandığı oranda kısım kısım izin verileceği, durumun aciliyetinden dolayı hiçbir gecikmeye meydan verilmemesi bildirilmiştir. 

23 Ekim 1918 tarihli İçişleri Bakanlığı nın diğer bir talimatıyla da özet olarak vilayet ve mutasarrıflıklarda dönmek isteyen ne kadar Ermeninin olduğu, bunlar 
memleketlerine döndükleri takdirde yeniden iskanlarının yapılıp yapılamayacağı, bunların yol güvenliklerinin nasıl sağlanacağı, gibi konuların aydınlığa kavuşturulması ve son olarak da geri dönüşler esnasında hataları görülen memurlar hakkında hemen en şiddetli cezanın verilerek bu gibi memurlar hakkında yapılan işlemlerin bakanlığa bildirilmesi istenmiştir 96. 

DİPNOTTUR;
( 93 -BOA. DH. ŞFR, 57/135. 
  94 -BOA. DH. ŞFR, 57/273. 
  95 -BOA.DH. ŞFR, 62/21 
  96 -BOA. HR. MÜ. 43/34. Ermenilerin can ve mal güvenliklerinin             korunması konusunda oldukça hassas davranılmıştır. BOA. DH. ŞFR, 54/156.)
     
Bu talimatların akabinde İçişleri Bakanlığı na bağlı Aşayir ve Muhacirin Müdüriyeti nin vilayet ve mutasarrıflıklara gönderdiği 5 Kasım 1918 tarihli bir başka yazıda da; 

a. Yerlerine geri dönecek olan Ermenilerin seyahat belgesi almaları konusunda mecbur tutulmamaları ve bunların düzenlenecek bir listeyle trenlerle sevk edilmelerinin 
sağlanması, 

b. Yolculukları esnasında yeterli miktarda su ve iaşelerinin karşılanması, 

c. Seyahat edecek Ermenilere Harbiye Nezareti nin öngördüğü şekilde tren seferlerinin sağlanmasında gerekli özenin gösterilmesi, 

ç. Geri dönmek isteyen Ermenilerin yol masraflarının Harbiye ödeneğinden karşılanması, 

d. Baskı ve korkuyla din değiştirenlerin istedikleri takdirde eski dinlerine dönebilme imkanlarının sağlanması ve bu konu hakkında ilgili yerlere sık sık bilgi verilmesi, 

e. Ermeni cemaatine hemen kilise yapılması konusunda Osmanlı Hükümeti nin gerekli yardımı acilen yapması, bu yardım sadece Konya ile sınırlı tutulmuştur. 

f. Ermenilerin seyahatleri esnasında hiçbir saldırıya ve tecavüze maruz kalmamaları konusunda gerekli hassasiyetin gösterilmesi, belirtilerek bu konuda ihmali görülen kamu görevlilerinin en ağır şekilde cezalandırılacakları ve gerek tahkikatın çok acil olarak yapılması konusunda vilayet ve mutasarrıflıkların sorumlu olacağı bildirilmiştir 97.

    Bu talimatlardan da anlaşılacağı üzerine Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı nın zorlu şartlarına rağmen memleketlerine geri dönmek isteyen Ermenilerin geri dönüş yolculuklarının her türlü imkanları kullanarak kolaylaştırmış, din değiştirenlerin isterlerse eski dinlerine dönebileceklerini ifâde etmiş, geri dönen Ermenilerin eski mallarının kendilerine iadeleri konusunda gerekli çabaları göstermiş 98, 
    Müslüman halkın yanında olan yetim Ermeni çocuklarının ailelerine acilen iadelerini temin etmiş, ailelerinin bulunamadığı durumlarda da Ermeni cemaati teşkilatlarına teslim edilmelerini sağlamış 99, geri dönüşler esnasında yardıma muhtaç Ermenilere her türlü yardımın yapılmasını sağlamıştır 100. 

DİPNOTTUR;

(97 -BOA. HR. MÜ. 43/34. 
 98 -BOA.DH. ŞFR, 95/226; BOA.DH. ŞFR, 96/117; BOA.DH. ŞFR,       96/195. 
 99 -BOA.DH. ŞFR, 95/163; BOA.DH. ŞFR, 96/76 
100 -Osmanlı Belgelerinde Ermeniler, s. 228-232 den naklen BOA. DH. SYS. 53-2/341903.)


SONUÇ 

Tüm bu veriler değerlendirildiğinde Ermenilerin soykırıma tabi tutulduklarını, soykırıma uğrayan Ermenilerin sayısının 1.500.000 olduğu iddialarının bilimsel olmaktan ne kadar uzak olduğu çok kesin bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Zira Osmanlı Devletinde yaşayan tüm Ermenilerin sayısının azâmî 1.500.000 olduğu göz önünde bulundurulursa söz konusu iddiaların ne kadar afâkî olduğu ortaya çıkar. Bu varsayımın doğru olduğu bir an için kabul edilecek olursa Osmanlı topraklarında yaşayan bütün Ermenilerin ortadan kaldırılması gerekirdi oysa bir az önce detaylarını vermeye çalıştığımız gibi, Osmanlı Devleti, toprakları içinde yaşayan Ermenilerin bir kısmını tehcir ve iskâna tabi tutmuştur. 

     Katolik ve Protestan mezhebine mensup Ermeniler, İstanbul, Antalya, Kastamonu gibi yerlerde ikâmet eden zararsız Ermeniler, çeşitli meslek gruplarında çalışan Ermeniler sevke tâbi tutulmamışlardır. Osmanlı Devleti, savaşın içinde bulunduğu bir ortamda Ermeni sevkıyatı için bütçesinin dar imkânları içinde 1915 yılında 52 milyon 1916 Ekim sonuna kadar 86 milyon, 1916 sonuna kadar da 150 milyon kuruş sarf edilmesi gerektiği ifade edilmiştir 101. 

     Soykırım yapmayı tasarlayan bir devletin o zor zamanında bu parayı ayırması ve sarf etmesi mümkün değildir. Çeşitli çevreler tarafından ilan edilen sözde soykırım tarihi olarak verilen 24 Nisan 1915 tarihinin de Osmanlı Devleti nin çıkarmış olduğu 27 Mayıs 1915 tarihi arasında da hiçbir bağlantı yoktur. Dolayısı ile Osmanlı Devleti, tedhiş hareketleri yaygınlaşınca 27 Mayıs 1915 tarihli Tehcir ve İskân tedbirlerini almak mecburiyetinde kalmıştır. 24 Nisan tarihi ile 27 Mayıs tarihleri arasında yaklaşık bir aylık bir zaman dilimi vardır. Bu durum Osmanlı Devleti nin olayların başlangıçında tehcir ve iskân gibi bir niyetinin olmadığını 102 göstermektedir. 

2 Mayıs 1915 tarihli Enver Paşa tarafından alınması istenilen tedbirlerde de yerellik söz konusudur. Bu tedbirler de Doğu Anadolu da terör estiren isyancı Ermenilerin uygun görülen mıntıkalara sevkleri ile ilgilidir. Bu da 2 Mayıs 1915 tarihinde bile Osmanlı Devleti nin genel bir tehcir uygulamasını düşünmediğinin en bariz örneklerindendir. Oysa Ruslar Nisan 1915 de kendi sınırları içinde bulunan Müslüman ahalisini savaş yaptıkları cephelere sürerek bunların önemli ölçüde nüfus kaybına uğramalarına zemin hazırlamıştır. 

DİPNOTTUR;

(101 -Recep Karacakaya, Ermeni Tehciri, Yeni Türkiye Ermeni Sorunu    Özel Sayısı, Ocak- Şubat 2001, Sayı: 37, s. 384. 
 102 -Enver Paşa 2 Mayıs 1915 tarihinde İçişleri Bakanı Talat Paşa ya gönderdiği gizli bir telgrafta Van ve civarında ayaklanan Ermenilerin o bölgeden uzaklaştırılarak isyancıların elinden o bölgenin kurtarılması gerektiğini, Rusların bu tür bir uygulama içinde bulunduğunu, isyancı Ermenilerin Rusya hududuna sürülmesi veya Anadolu nun çeşitli yörelerine bu Ermenilerin dağıtılması seçeneklerinden birisi hakkında hükümetin bir karar vermesi gerektiğini ifade etmiştir.  Georges de Malville, La Tragédie Armènienne de 1915, Paris 1988, s. 51, 52.)


     Osmanlı Devleti, isyancı Ermenileri kendi savaş cephelerine asla sürmemiştir. Osmanlı Devleti isyancı Ermenileri, savaştan uzak güvenli bölgelerine sevk ederek hayatlarını koruma niyetinde olduğunu göstermiştir. İsyancı Ermenilerin tedhiş hareketlerini yaygınlaştırmaları üzerine Geçici Tehcir Kanunu nu çıkarmak mecburiyetinde kaldığını göstermektedir. Osmanlı Devleti, sevkıyat esnasında almış olduğu tedbirlerle de sözde soykırım dan ne kadar uzak olduğunu göstermiştir. İçişleri Bakanlığı 23 Mayıs 1915 de Erzurum, Van ve Bitlis valilerine gönderdiği telgraflarda Ermenilerin can ve mal güvenliklerinin sağlanması, güzergah boyunca ve konaklamaları sırasında bütün ihtiyaçlarının valiliklerce karşılanması gerektiğini belirtmiştir 103.

  En üst düzeyde yapılan sevkıyattan önceki uyarılar, gerek sevkıyat esnasında sevke tâbi tutulan Ermenilerin hangi niteliklerde oldukları, tehcir edilenlerin iskân bölgelerine sıkıntı çekmeden gitmeleri konusunda alınan tedbirler, tehcir edilenlerin iâşelerinin muhacirin ödeneğinden karşılanması, bunlara daha önceki malları oranında emlâk ve toprak verilmesi, ihtiyacı olanlara ev yapımında yardımcı olunması, çiftçi ve zanaatkârlara tohumluk ve aletler verilmesi, memleketlerinde kalan mallarının değerlerinin komisyonlar tarafından tespit edilerek, sonradan kendilerine verilmek üzere emanet olarak mal sandıklarına gönderilmesi, v.b. hususlarda Osmanlı Devleti nin net yaklaşımı durumu tüm çıplaklığıyla ortaya koymaktadır. Sevkıyat esnasında ve sonrasında Ermenilere nasıl muamele yapılması gerektiği ile ilgili Başkomutanlık, İçişleri Bakanlığı nın çeşitli vesilelerle gönderdikleri emir ve talimatlar, kötü muamele duyumları üzerine kurulan inceleme komisyonlarının çalışmaları sonucunda açığa alınan ve cezalandırılan devlet görevlileriyle jandarma ve polis memurlarının haklarında yapılan işlem ve bunlara verilen cezalar, geri dönen Ermenilere yapılan muameleler, bunların mallarının geri verilmesi 104 v.b. hususlardaki Osmanlı Devleti nin uygulamaları, bir soykırım Olmadığının en açık Delileridir. 

  Savaş ortamında Osmanlı Devleti nin kendi güvenliği ve isyancı olmayan diğer vatandaşlarına karşı yapılan bir tedhiş hareketi sonucunda gerçekleştirmek 
mecburiyetinde kaldığı bir uygulamadır. 
    Osmanlı Devleti nin gerçekleştirdiği bu sevk ve iskân uygulaması tamamen savunma amaçlı bir uygulama olup, o dönemin imkânları dahilinde savaş ortamında mümkün olan en az kayıpla gerçekleştirilen bir sevkıyat ve iskân dır. 

DİPNOTTUR;

( 103 -BOA. DH. ŞFR, 53/93; Gürün, Ermeni Dosyası, s. 218. 
  104 -BOA.DH. ŞFR, 96/117. )


http://docplayer.biz.tr/2970854-Osmanli-imparatorlugu-nun-tehcir-karari-almasi-ve-uygulamasi-the-decicion-and-application-of-resettled-in-ottoman-empire.html#show_full_text

http://docplayer.biz.tr/2970854-Osmanli-imparatorlugu-nun-tehcir-karari-almasi-ve-uygulamasi-the-decicion-and-application-of-resettled-in-ottoman-empire.html#show_full_text

Sosyal Bilimler Dergisi 
Ahmet ALTINTAŞ.


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder