24 Nisan 2015 Cuma

1915 Ermeni Tehcir Kanunu ve Almanya’nın Etkisi 2



1915 Ermeni Tehcir Kanunu ve Almanya’nın Etkisi 2


Çünkü İtilaf Devletleri Tehcir Kanunu’nun esasen Osmanlı ordusunda görevli Alman subaylar tarafından alındığına dair bir kanaate sahipti.28 Alman Büyükelçi Hans Freiherr 
von Wangenheim, I. Dünya Savaşı devam ederken Osmanlı İmparatorluğu’na yollamış olduğu bir memorandum ile Ermenilere karşı alınan askeri tedbirleri 
desteklemeye devam ettiklerini ifade etmiştir.29 Tehcir Kanunu’nun alınmasıyla birlikte Ermenilerin baş savunucularından Alman rahip Lepsius yeniden 
sahneye çıkmıştır. Lepsius’un 29 Temmuz 1915 tarihli raporunda Tehcir Kanunu’nu bahane ederek Osmanlı’nın topraklarındaki bütün Hıristiyanları 
ya öldürerek ya da göçe zorlayarak yok etmek istediği iddia edilmektedir.30 Bu bağlamda Lepsius’un Samuel Huntington’dan önce Hıristiyanlar ile Müslümanlar 
arasında bir din çatışması olacağı tezini ortaya attığını söyleyebiliriz. 

Tehcir Kanunu Ertesinde Almanya’nın Tutumu 

I. Dünya Savaşı’nın Almanya’nın yenilgisiyle sonuçlanmasının ardından Almanya’nın Ermenilerin iskan edilmesi konusunda tutumunu tam anlamıyla 
değiştirmiş olduğunu görmekteyiz. Savaş döneminde Almanya, Ruslarla işbirliği yapmasını engellemek amacıyla Ermenilerin iskan edilmesini desteklerken 
savaş sonrasında Ermenilerin iskanı konusunda kendini aklama politikası yürütmüştür. Savaş sonrasında Almanya’ya dikte edilen Versailles (Versay) Barış 
Antlaşması’ndan dolayı İtilaf devletleri Almanya’yı tazminat ödemek zorunda bırakmışlar, ayrıca Alman toplumunun kolaylıkla üstesinden gelemeyeceği ağır 
şartlar dayatmışlar.31 Antlaşmanın getirdiği bu ağır yükten dolayı Almanya, I. Dünya Savaşı sonrası Ermeniler konusunda ikinci bir yükün altına girmek istememiştir. 
Bu nedenle dönemin Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Dr. Wilhelm Solf, 1918 yılında Johannes Lepsius’a bir görev vererek Lepsius’un 
Ermenilerin iskanı sırasında yaşanan olaylar dolayısıyla Almanya’nın suçsuzluğunu kanıtlamasını istemiştir. Bunun üzerine Lepsius o dönemde Almanya 
Dışişleri Bakanlığı’nın arşivlerindeki konuyla ilgili tüm yazışmaları elden geçirerek Almanya Dışişleri Bakanlığı adına Mayıs 1919’da bir kitap yayınlamıştır.
32 Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın esasen bu çalışmanın neticesinde iki tane sonuç görmek istediğini söyleyebiliriz. İlk olarak bu çalışma ile Almanya’nın 
suçsuzluğunun kanıtlanması ve konuyla ilgili hiç bir sorumluluğu olmadığının ortaya çıkarılması; ikinci olarak da belgeler ışığında tüm sorumluluğun 
Osmanlı’da olduğunun ifade edilmesidir. Lepsius bu iki sonucu da “başarı” ile ortaya çıkarmıştır. 

27 Çolak, a.g.m., s. 154. 
28 Ibid. 
29 Ibid. 
30 Mustafa Çolak, “Kaynak Kritiği ve Tehcir Olayında Belge Tahrifatı -Johannes Lepsius Örneği -”, 
Belleten Dergisi, Cilt: LXVI, Sayı: 247, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2002, s. 968. 
31 Mary Fulbrook, Almanya’nın Kısa Tarihi (çev. Sabri Gürses), Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, İstanbul 2011, s. 159. 
32 Johannes Lepsius (ed.), Deutschland und Armenien, 1914-1918:Sammlung diplomatischer Aktenstücke, Tempelverlag, Potsdam 1919. 


Bahsi geçen konu ile ilgili araştırmalar yapan Wolfgang Gust, Lepsius’un 1919 yılında Almanya Dışişleri Bakanlığı adına yayınladığı 
kitap için ilginç saptamalar yapmıştır. Gust’a göre, Lepsius’un konuyla ilgili yayınladığı 444 belge orjinal belgelerle karşılaştırıldığında birtakım farklılıklar 
ortaya çıkmaktadır. Gust açık bir şekilde belgelerin manipüle edildiğini ifade etmektedir. Fakat bu manipülasyonu Lepsius’un değil Lepsius’a Almanya Dışişleri 
Bakanlığı arşivlerini açan ve bu belgeleri önüne sunan Alman Dışişleri Bakanlığı’nın yaptığını belirtmektedir.33 Aynı iddiayı “Yeni Lepsius” olarak ifade 
edilen Alman sosyolog Tessa Hofmann34 da tekrarlamıştır.35 Wolfgang Gust bu çerçevede Lepsius’un görevini dört cepheli bir yapıya benzetmektedir. Buna 
göre ilk cephe Almanya’yı aklamak, ikinci cephe Osmanlı’yı suçlamak, üçüncü cephe Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın belge ihtiyacını sağlamak ve son cephe 
de Ermenilerin güvenini kazanmaktır.36 

I. Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından Almanya’da Ermeni iskanı sırasında yaşanan olaylar her daim gündemde kalmaya devam etmiştir. 15 Mart 
1921 tarihinde Talat Paşa’nın Berlin’de bir Ermeni olan Soghomon Tehlirian tarafından öldürülmesi üzerine görülen davanın Almanların Ermeni iskanına 
ilişkin bakış açısını ifade ettiğini söyleyebiliriz. Dava “Talat Paşa Davası” olarak Alman ve dünya basınında yer almıştır. Sanık olan Tehlirian’ın adının davaya 
verilmesi gerekirken Almanlar davaya Talat Paşa’nın adını vermeyi uygun görmüşlerdir.37 Almanya’da Ermeni iskanıyla ilgili tartışmalar 1960’ların sonundan 
itibaren Alman Ermeni Cemiyeti’nin yeniden faaliyete geçmesiyle tekrar baş göstermiştir.38 Almanya’daki Ermeni kuruluşların çalışmaları neticesinde 
Ermenilerin iskanı konusu Alman Parlamentosuna taşınmıştır. Almanya’nın bu konuda kendini aklama çalışmaları 2000’li yıllardan günümüze kadar halen 
devam etmektedir. CDU/CSU (Hıristiyan Demokrat Birliği / Hıristiyan Sosyal Birliği) partileri tarafından 22 Şubat 2005 tarihinde Alman parlamentosuna 
“Ermenilere Karşı 24 Nisan 1915’de Başlayan Sürgün ve Katliamların 90. Yıldönümünü Anma / Almanya, Türkler ve Ermenilerin Birbirlerini Affetmelerine 
Katkı Sağlamalı” başlıklı bir önerge verilmiştir. 

33 Wolfgang Gust, “Veröffentlichungen: Wer manipulierte die Dokumente in „Deutschland und Armenien“?”, 
http://www.wolfgang-gust.net/armenocide/gusthome.nsf/d3cb8075f11223b4c12572ef004f2e81/e2914 
56a34f282aec12572cd004dbc56!OpenDocument, Erişim tarihi 31.10.2014. 

34 Ayrıntılı bilgi için bkz: Tessa Hofmann, Die Armenier. Schicksal, Kultur, Geschichte, Das Andere, 
Nürnberg 1993. 

35 Barış Özdal, “Doğu Sorunu kapsamında Almanya’nın Ermenilere yönelik izlediği politikalar- 
Tessa Hofman’ın İddialarının Analizi ve Kritiği”, Metin Hülagü, Şakir Batmaz, Gülbadi Alan 
(Yayına Hazırlayanlar), Hoşgörüden Yol Ayrımına Ermeniler, Cilt:1, Erciyes Üniversitesi Yayınları, 
Sayı:163, Kayseri 2009, s. 315. 

36 Wolfgang Gust, “Magisches Viereck Johannes Lepsius, Deutschland und Armenien” http:// 
www.armenocide.de/armenocide/armgende.nsf/GuidesView/MagischesViereckDe?OpenDocu 
ment, Erişim Tarihi: 28.08.2014. 

37 Mustafa Çolak, “ Talat Paşa Davası “ kararına Berlin’deki Müslümanların Tepkisi ve Alman 
Hükümeti’nin Tutumu “ http://www.atam.gov.tr/dergi/sayi-63/talat-pasa-davasi-kararina-berlindekimuslumanlarin-
tepkisi-ve-alman-hukumetinin-tutumu 

38 Jürgen Gottschlich, “Schweigsamer waffenbruder “http://www.taz.de/!144780/ 



    Bu önerge 15 Haziran 2005 tarihinde “1915 Yılında Ermenilerin Tehcir ve Katledilmesini Hatırlama ve Anma / Türkler ve Ermeniler Arasında Barışın 
Sağlanmasına Almanya Katkıda Bulunmak Zorundadır” başlığıyla Parlamentodaki tüm siyasi partiler tarafından kabul edilmiştir.39 

Alman Parlamentosu’nun kabul ettiği söz konusu önerge incelendiğinde dikkat çeken bir husus göze çarpmaktadır. Önerge içinde Lepsius’a 
dört kez atıfta bulunulmuştur. Bu çerçevede önergenin tek taraflı bir görüş ekseninde yazıldığı söylenebilir. Lepsius’un görüşlerinin ne kadar yanlı olduğu 
ortadayken Almanya’nın konuyla ilgili kabul ettiği önergede halen Lepsius’a atıfta bulunması eleştirilere maruz kalmaktadır. 

Sonuç 

Ermeniler Osmanlı İmparatorluğu’nda diğer azınlıklar ve gayri müslimler gibi hoşgörü ortamında yaşamışlardır. İmparatorluğun üst kademelerinde önemli 
görevler almışlardır. Ancak Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme sürecinde, sanayi devrimi ile ülkelerin yöneldiği sömürgeci politikalar ve milliyetçilik 
akımının etkisiyle Ermeniler isyan faaliyetleri başlatmış ve bu isyanlar katliamlara dönüşmüştür. Osmanlı İmparatorluğu’nun Ermenilerin isyan ve katliamlarına 
karşı almış olduğu bölgesel güvenlik tedbirlerinin yetersiz kalmaya başlaması üzerine 1915 yılının Mayıs ayında Sevk ve İskan Kanunu çıkarılarak 
Ermenilerin nakledilmesi öngörülmüştür. Nakil sırasında yaşanan ve iki taraftan da can kayıplarına neden olan olaylar sebebiyle Tehcir Kanunu günümüze 
kadar süren tartışmaları beraberinde getirmiştir. Tehcir Kanunu Osmanlı İmparatorluğu’nun almış olduğu bir güvenlik tedbiri olmasının yanında bu 
tedbirin alınması sürecine etki eden en önemli unsurlardan biri de Almanya olmuştur. Alman imparatorlarının Osmanlı’da yaşayan Ermenilere yönelik 
politikaları uluslararası çıkarlar çerçevesinde değişme göstermiştir. Bismarck, Osmanlı İmparatorluğu ile ilişkilerin bozulmaması adına Ermeniler konusunda 
daha ihtiyatlı bir politika izlerken, II. Wilhelm özellikle Alman rahip Lepsius’un Ermeniler lehine yazdığı kitaplardan etkilenerek Osmanlı İmparatorluğu’nun 
Ermenilere ilişkin politikalarını eleştirmiştir. Ancak ilişkiler I. Dünya Savaşı’na doğru yeniden rayına oturmuş, iki taraf müttefik olarak I. Dünya Savaşı’na dahil 
olmuştur. I. Dünya Savaşı öncesinde Osmanlı İmparatorluğu-Almanya ilişkileri zirveye çıkmıştır. Özellikle askeri ilişkiler bu dönemde ön plana çıkmış, Osmanlı 
ordusunun modernizasyon çalışmaları Alman askeri heyetlerine teslim edilmiştir. Yüzbaşı Helmut Von Moltke ile başlayan bu süreç Mareşal Liman Von 
Sanders’e kadar gelişerek devam etmiştir. Bu süreçte kimi Alman askerlerin Osmanlı ordusunda en yüksek rütbelere kadar çıktığı görülmektedir. 



39 Deutscher Bundestag 15. Wahlperiode, Drucksache 15/5689, 15. 06. 2005, Erinnerung und Gedenken an die Vertreibungen und Massaker an denArmeniern 1915 – Deutschland muss zur Versöhnung 
zwischen Türken und Armeniern beitragen. 


Osmanlı İmparatorluğu’nda Alman askerlerin etkisi araştırıldığında I. Dünya Savaşı döneminin en tartışılan süreç olduğu gözükmektedir. Özellikle savaşın başlangıcından 
kısa bir süre sonra Ruslarla işbirliği yapmalarının engellenmesi amacıyla Ermenilerin iskan edilmesine Alman askerlerinin etkisiyle karar verildiğine 
ilişkin gelişmeler iskan sırasında can kaybına neden olan olaylarla ilgili olarak Almanya’nın da sorumluluğu bulunması durumunu ortaya çıkarmıştır. 
Özellikle 1914-1918 yılları arasında Almanların Osmanlı ordusundaki etkisi yadsınamaz bir durum olarak ortaya çıkmaktadır. Konu ile ilgili sayısız kaynak 
ve araştırma söz konusu iken Almanya bugün halen olaylar hakkında herhangi bir sorumluluk üstlenmemekte ve kendisini bu olayların dışında tutmaya çalışmaktadır. 
I. Dünya Savaşı sırasında Almanya, müttefiki Osmanlı’nın desteğini kaybetmemek için Ermeni iskanı kararını desteklerken, savaş sonrasında özellikle 
İtilaf Devletleri’nin kendisini suçlaması üzerine Lepsius, Hoffman ve Gust gibi konuyla ilgilenen yazarlarla kendisini aklamaya çalışmıştır. Eğer Almanya, 
Ermeniler ile Türkler arasında konu ile ilgili bir uzlaşı yaratmak istiyorsa Lepsisus kadar Türk bilim insanlarının eserlerini de dikkate almalıdır. 

Kaynaklar 

ADANIR Fikret, “Die armenische Frage und der Völkermord an den Armeniern im Osmanischen Reich. Betroffenheit im Reflex nationalistischer Geschichtsschreibung, 
in: Loewy”, H. und Moltmann, B. (Hg.), Erlebnis-Gedächtnis-Sinn. Authentische und konstruierte Erinnerung, Frankfurt 1996. 

ALVER Fusün, “Ulus Ötesi Tasarlanmış Cemaat Olarak Ermeni Diasporasının Almanya’da Politik Halkla İlişkiler Çalışmaları Ve Geleneksel Ve Yeni Medyayı 
Politik Mücadelede Araçsallaştırması”, Uluslararası Kafkasya Kongresi Bildiriler Kitabı, Kocaeli, 2012, s. 702-230. 

AYHAN Veysel, “Ermeni Kimliğinden Ermeni Sorununa Geçiş Sürecinde Rol Oynayan İçsel Ve Dışsal Faktörler”, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi 
Dergisi, Cilt 24, Sayı 1, 2005, s. 45-81. 

BAĞÇECİ Yahya, “XIX. Yüzyılın Sonlarında Anadolu’da Çıkan Ermeni İsyanlarına Karşı Osmanlı Devleti’nin Aldığı Askeri Tedbirler”, Erciyes Üniversitesi Sosyal 
Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:24, 2008, s. 317-331. 

BARTH Hans, Türk Savun Kendini (çev. Selçuk Ünlü), Türk Dünyası Araştırmaları 

Vakfı, İstanbul 1988. 
BAYHAN Ersen, Ermeni Sorunu ve Bugünkü Alman Politikası, Tarihten Güncelliğe Ermeni Sorunu –Tahliller-Belgeler-Kararlar-, Kaynak Yayınları, İstanbul 2001. 


BEŞİRLİ Mehmet, “Alman Belgelerine Göre Ermeni Meselesi ve Avrupa Emperyalizmi, 1878–1896”, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, Sayı:125, Nisan 2000, 
s.83-97. 

ÇALIK Ramazan, Alman Kaynaklarına Göre II. Abdülhamid Döneminde Ermeni Olayları, T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 2000. 


ÇALIK Ramazan, “Armeniermorde im Jahre 1915?”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, C. XVI, S. 46, Mart 2000, http://www.atam.gov.tr/index.php?Page=DergiIce 
rik&IcerikNo=304, 

ÇOLAK Mustafa, “Müttefik Almanya İle İhtilaf: Ermeni Meselesi”, History Studies, Special Issue on Balkan Wars (Balkan Savaşları Özel Sayısı), Cilt:5, Sayı:6, 
Ankara 2013, s.149-164. 

ÇOLAK Mustafa, “Kaynak Kritiği ve Tehcir Olayında Belge Tahrifatı -Johannes Lepsius Örneği”, Belleten Dergisi, Cilt: LXVI, Sayı: 247, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 
Ankara, 2002, s. 967-990. 

DEUTSCHER BUNDESTAG, 15. Wahlperiode, Drucksache 15/5689, Erinnerung und Gedenken an die Vertreibungen und Massaker an denArmeniern 1915 – Deutschland 
muss zur Versöhnung zwischen Türken und Armeniern beitragen, 2005. 

ERBENGİ Türkan ve Emin Kutluğ, Ermenilerin Türklere Yaptıkları Katliamlar Ve Tehcir Uygulamaları Belgeseli, Kastaş Yayınevi, İstanbul 2006. 
FULBROOK Mary, Almanya’nın Kısa Tarihi (çev. Sabri Gürses), Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, İstanbul 2011. 


GENCER Mustafa ve Mehmet Cebeci, “Die Deutsch-Türkischen Beziehungen in der Epoche Abdülhamids II. (1876-1908), Die Rolle Deutschlands in der Türkischen 
Außenpolitik unter Besonderer Berücksichtigung der Bulgarischen, Ägyptischen und Armenischen Frage”, History Studies, Volume 3/2, 2011, s. 409-413. 

GUST Wolfgang, Veröffentlichungen: Wer manipulierte die Dokumente in „Deutschland und Armenien, 
http://www.wolfgang-gust.net/armenocide/gusthome.nsf/d3cb8075f11223b4c12572ef004f2e81/e291456a34f282aec12572cd004dbc56!OpenDocument , 31.10.2014. 

GUST Wolfgang, “Magisches Viereck Johannes Lepsius, Deutschland und Armenien”, 
http://www.armenocide.de/armenocide/armgende.nsf/GuidesView/MagischesViereckDe?OpenDocument, 28.08.2014. 

GÜMÜŞ Burak, “Alman Federal Meclis’inin Sözde Ermeni Soykırımı’nı Tanımasının Nedenleri ve Siyasal Protestanlığın Rolü Üzerine”, Ermeni Araştırmaları, 
Sayı 20–21, Kış 2005-İlkbahar 2006, 
http://www.eraren.org/index.php?Lisan=tr&Page=DergiIcerik&Icerik No=398, 25.10.2014.. 

HENRICH, Christian Johannes, “Die Armenische Minderheit im Untergehenden Osmanischen Reich, Christian Johannes Henrich”, Wolfgang Gieler 
(ed.), Türkisches Europa- Europäische Türkei, Bonn, 2008, s. 183-208. 

HOFMANN Tessa (ed), Der Völkermord an den Armeniern vor Gericht -Der Prozeß 

Talaat Pascha, Reihe Progrom, Göttingen 1980. HOFMANN Tessa, Die Armenier: Schicksal, Kultur, Geschichte, Das Andere Verlag, Nümberg 1993. 


HOFMANN Tessa, Armenier und Armenien, Heimat und Exil, Rowohlt Verlag, Hamburg 
1994. 


HOFMANN Tessa, Die Armenier. Schicksal, Kultur, Geschichte, Das Andere Verlag, Nürnberg 1993. 

KANTARCI Şenol, “Tarih Boyunca Türk Ermeni İlişkileri Ve Ermeni Sorunu’nun Ortaya Çıkışı”, 30 Ağustos 2007, 

http://www.turksam.org/tr/makale-detay/761tarih-boyunca-turk-ermeni-iliskileri-ve-ermeni-sorunu-nun-ortaya-cikisi, 
23.09.2014. 


KARAL Enver Ziya, Osmanlı Tarihi, Cilt No:8, Türk Tarih Kurumu, Ankara 2011. 

KILIÇ Selami, “Ermeni Dostu Olarak Tanınan Bir Alman Din Adamı Dr. Johannes Lepsius”, T.C. Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu, 


http://www.atam.gov.tr/dergi/sayi-51/ermeni-dostu-olarak-taninan-bir-almandin-adami-dr-johannes-lepsius, 15.05.2014. 
LEPSIUS Johannes, Deutschland und Armenien 1914-1918 –Sammlung Diplomatischer Aktenstücke-, Donat und Temmen, Bremen 1986. 


LEPSIUS Johannes (ed.), Deutschland und Armenien, 1914-1918:Sammlung diplomatischer Aktenstücke, Tempelverlag, Potsdam 1919. 

MEMİŞ Ekrem, “Ermenilerin Kökeni Ve Geçmişten Günümüze Türk-Ermeni İlişkileri (The Origin of Armenians and Turk-Armenian Relations From Past Until 
Today)”, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt:7, Sayı:1, Haziran 2005, s. 1-11. 


ORTAYLI İlber, İkinci Abdülhamid Döneminde Osmanlı İmparatorluğunda Alman Nüfuzu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, No: 479, 100. Doğum 
Yılında Atatürk’e Armağan Dizisi: 24, Ankara 1981. 


ORTAYLI İlber, Osmanlı İmparatorluğu’nda Alman Nüfusu, 9. Baskı, Alkım Yayınları, İstanbul, 2006. 

ÖZDAL Barış, “Doğu Sorunu Kapsamında Almanya’nın Ermenilere Yönelik İzlediği Politikalar- Tessa Hofman’ın İddialarının Analizi ve Kritiği”, Metin Hülagü, 
Şakir Batmaz ve Gülbadi Alan (Yayına Hazırlayanlar), Hoşgörüden Yol Ayrımına Ermeniler Cilt:1, Erciyes Üniversitesi Yayınları, Sayı:163, Kayseri 2009. 

ÖZGÖNÜL Cem, Der Mythos Eines Völkermordes, Önel Verlag, Köln 2006. 

SAUPP Norbert, Das Deutsche Reich und die Armenische Frage 1878-1914, Köln 1990. 

SCHAEFGEN Annette, Schwieriges Erinnern: Der Völkermord an den Armeniern, Metropol Verlag, Berlin 2006. 

SÖYLEMEZOĞLU Şahin Ali, Die Andere Seite Der Medaille, Önel Verlag, Köln 2005. 

TEPEKAYA Muzaffer, “Osmanlı-Alman İlişkileri (1870-1914)”, Türkler, Cilt:13, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2002, s. 40-50. 

VON DER GOLTZ Collmar Freiherr, “Stärke und Schwäche des türkischen Reiches”, Deutsche Rundschau, Cilt No: LXXXXIII, Ekim-Kasım-Aralık, Berlin 1897, 
s. 95-113. 

YILDIZ Özgür ve Gökçe Akbulut, “1915’ten Günümüze Tehcir (Since The Deportation 1915)”, The Journal Of Academic Social Sciences Studies, Volume:5, Issue:2, 
2012, s. 379-393. 


..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder